12-Yusuf Suresi 65. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Vaktâ ki yüklerini açtılar, sermayelerini kendilerine red edilmiş buldular. Dediler ki: «Ey pederimiz! Daha ne isteriz? Bu bizim sermayemizdir, bize iade edilmiş. Ailemize yine zahire getiririz ve kardeşimizi muhafaza ederiz ve bir deve yükü de arttırırız. Bu ise az bir zahiredir.» |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Ne zaman ki yüklerini açtılar, sermayelerinin kendilerine geri verildiğini gördüler. Dediler ki: Ey babamız!. Daha ne isteriz?. Bu bizim sermayemizdir, bize geri verilmiş. Ailemize yine yiyecek getiririz ve kardeşimizi koruruz ve bir deve yükü de arttırırız. Bu ise az bir miktardır. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu mübarek âyetler, Hz. Yakub'un Mısırdan dönen oğullarının kendilerine sermayelerinin geri verilmiş olduğunu anlayınca daha bolca yiyecek getirebilmeleri için diğer bir kardeşlerini de yanlarına alarak tekrar Mısır'a gitmelerini muhterem babalarından istemiş olduklarını bildiriyor. Hz. Yakub'un da oğullarına hitaben Allah adına yemîn ile kendisine güvence verilmedikçe onlara müsaade de bulunmayacağını bildirdiğini ve Mısır'a gidince de şehire farklı kapılardan girmelerini onlara tavsiye eylediğini ve bununla beraber Allah'ın takdirine hiçbir şeyin engel olamıyacağını da onlara ihtar buyurmuş olduğunu beyân buyurmaktadır. Şöyle ki: Yûsuf Aleyhisselâm'ın kardeşleri Mısır'dan kendi yurtlarına dönmüşlerdi (Ne zaman ki) Mısır'dan getirmiş oldukları (yüklerini açtılar) erzak almak için Mısır'a götürmüş
oldukları (sermayelerinin kendilerine geri verilmiş olduğunu gördüler) kendilerine bir iyilik, bir yardım yapılmış olduğuna kanaat getirdiler, Hz. Yakub'a hitaben (dediler ki, ey babamız!. Daha ne isteriz?.) bu, Mısır maliye bakanının bizlere bir ihsanı değil mi?. (Bu) yüklerimizden (ikan şey (bizim sermayemizdir) Mısır'a götürmüştük (bize geri verilmiş) hakkımızda ne iyi bir yardım!. Bu sermaye ile tekrar Mısır'a gidelim (ailemize yine) bu sermaye ile (erzak) geçimimize vasıta olabilecek şeyler (getiririz) Mısır hükümetinden almış bulunuruz. (Ve) Bu kere bizimle beraber göndereceğin (kardeşimizi) Bünyamin'i de (muhafaza ederiz) onu tehlikelerden koruruz, ona korkacağın bir şey isabet etmez. (Ve) Onun adına da yiyecek alacağımız için (bir deve yükü de) erzakımızı (arttırırız) şimdi (bu) getirmiş olduğumuz (ise az bir erzaktır.) Bize yetmez. Artık müsaade et de kardeşimizi de beraber alıp Mısır'a götürelim. Diğer biryomma göre de (bu ise) öyle bir deve yükü daha erzak alıp getirebilmemiz ise: Mısır maliye bakanının bizlere göstermiş olduğu ikrama, misafirperverliğe göre (az bir miktardır) cüz'î birşeydir, onu da bize vermekten çekinmez.
§ "Meyir"; başka yerden yiyecek getirmek demektir. "Meyire" de böyle getirilen erzaktır. Böyle bir erzakı getirmeye "imtiyar" da denilir.
|