12-Yusuf Suresi 35. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Sonra onlara o gördükleri âyetleri müteakip O´nu herhalde bir müddet zindana atmaları kanaatı zahir oldu. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Sonra onlara, o gördükleri delilleri müteakip onu herhalde bir müddet zindana atmaları kanaati uygun göründü. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
(Sonra onlara) Mısır Azizi ile onun arkadaş ve dostlarına (o gördükleri âyetleri müteakip) yani: Yûsuf Aleyhisselâm'ın beraatini, iffet ve faziletini gösteren alâmetlerden, şahitliklerden haberdar olduklarına rağmen (onu) o mübarek zâtı (herhalde bir müddet zindana atmaları kanaati) rey ve fikri (uygun göründü.) O şekilde muameleye karar verdiler. Çünki Hz. Yûsuf'a isnâd edilen hâdise etrafa yayılınca Mısır Azizinin ailesi bir suçlama içinde kalmıştı İnsanların dedikodusunu gidermek ve kendilerini suçtan uzak göstermek, kabahati Hz. Yûsuf'a atmak için o masumun bir müddet hapsin! Uygun görmüşlerdi.
§ Hz. Yûsuf dua ederken zindana atılmasının kendisince daha sevgili olduğunu söylemişti. Alimlerden bâzı zatlar diyorlar ki: Eğer Hz. Yûsuf duasında böyle demese idi bir müddet zindana atılmış olmazdı. Çünkü bir kul Cenab'ı Hak'tan selâmet ve afiyet temennisinde bulunmalıdır. Bir belâya uğrayınca da eğer imkânı yok ise ona sabr etmeyi değil, ondan kurtulmayı, afiyet ve selâmet bulmayı niyaz etmelidir. Tirmizinin rivayet ettiği üzere bir zât, Allah Teâlâ'dan sabr istiyormuş, Rasûlü Ekrem bunu işitince o zâta buyurmuş ki: "Sen Allah Teâlâ'dan belâ istedin, ondan afiyet iste."
|