KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

40-MÜMIN SURESI (85 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Mümin Suresi 35  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 40/35
40-MÜMIN SURESI - 35. AYET    Mekke
الَّذِينَ يُجَادِلُونَ فِي آيَاتِ اللَّهِ بِغَيْرِ سُلْطَانٍ أَتَاهُمْ ۖ كَبُرَ مَقْتًا عِنْدَ اللَّهِ وَعِنْدَ الَّذِينَ آمَنُوا ۚ كَذَٰلِكَ يَطْبَعُ اللَّهُ عَلَىٰ كُلِّ قَلْبِ مُتَكَبِّرٍ جَبَّارٍ -35
Ellezıne yücadilune fi ayatillahi bi ğayri sültanin etahüm kebüra makten ındellahi ve ındellezıne amenu kezalike yatbeullahü ala külli kalbi mütekebbirin cebbar
40-Mümin Suresi 35. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Onlar ki, kendilerine gelmiş hiçbir bürhan olmaksızın Allah´ın âyetlerinde mücadelede bulunurlar. Allah indinde ve imân edenlerin indinde büyük bir gazap (vesilesi) olmuştur. İşte Allah, her mütekebbir, cebbâr olanın kalbini öyle mühürler.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Onlar ki, kendilerine gelmiş hiçbir delîl olmaksızın Allah'ın âyetlerinde mücadelede bulunurlar. Allah katında ve îmân edenlerin yanında büyük bir gazap -vesilesi-olmuştur. İşte Allah, her kibirli ve zorbanın kalbini öyle mühürler.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
(Onlar ki,) Öyle müsrif, şüphe içinde yaşayıp duran kimseler ki, (kendilerine gelmiş olan bir delil olmaksızın) hiçbir aklî ve naklî delil bulunmaksızın yalnızca bir vehm ve kendini beğenmişlik eseri olarak (Allah'ın âyetlerinde mücadelede bulunurlar.) düşmanca, inkarcı lâkırdılara cür'et gösterirler. Onların o câhilce, edepsizce münakaşaları, konuşmaları (Allah katında ve îman edenlerin yanında büyük bir gazab vesîlesi olmuştur.) onların, o vaziyetleri, haddizatında pek nefret verici ve Allah'ın azabına yol açıcıdır, hakikî mümînlerin nefretlerini, düşmanlıklarını coşturmaya vesiledir, (işte Allah) 0 şek ve inkâr içinde yaşayan kimseler gibi (her kibirli) kendisini gören (zorba) gaddar, tevhit dinini kabulden kaçınan ve kendi bâtıl fikrini başkalarına aşılamaya çalışan ve zâlim (olanın kalbini öyle mühürler) artık hakikatları görmeğe ve Allah'ın dini ile varlığını aydınlatmaya muvaffak olamaz. Kendisinden öyle inkarcı, aşırı hareketler ortaya çıkar, durur. Binaenaleyh bir insan, kendi haddini bilmelidir, bilgi ve irfan yoluyla öğrenmediği bir mesele hakkında kendi kendine mütalâalarda bulunmaya cür'et etmemelidir, bir takım yanlış yorumlara kalkışmamalıdır, hikmetini anlamadığı ilâhî bir hükm hakkında inkarcı bir tavır almak alçaklığını işlememelidir. Çünkü dînen sabit olan hükümlerden, meseleler, hikmet ve menfaatin tâ kendisidir, isterse bir takım kimseler, onların zevkine yaramasınlar.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014