9-Tevbe Suresi 106. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Ve diğer birtakımı da Allah Teâlâ´nın emri için tehir edilmişlerdir. Ya onları muazzep kılacak veya onların tevbelerini kabul buyuracaktır. Ve Allah Teâlâ alîmdir, hakîmdir. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Ve diğer bir takımı da Allah Teâlâ'nın emri için tehir edilmişlerdir. Ya onları cezalandıracak veya onların tövbelerini kabul buyuracaktır. Ve Allah Teâlâ bilendir, hikmet sahibidir. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
(Ve diğer bir takımı da) Medine ahalisinden ve bedevilerden olup da nifaklarından dolayı değil, sadece tenbellikten ve rahata düşkünlükten dolayı Tebük seferinden geri kalan ve gelip de özür dilemede bulunmayan üçüncü bir kısım taife de (Allah Teâlâ'nın emri için) haklarında bildirilecek ilâhî hükmün gelmesini beklemek için (tehir edilmişlerdir) haklarında bir hükm verilmemiştir. Cenâb-ı Hak, (ya onları) o bulundukları hal üzere devam edince (cezalandıracak veya) niyetleri hâlis tövbeleri samimî olunca (onların tövbelerini kabul buyuracaktır) onları azaptan kurtaracaktır. Bütün bu olup olacakları Hak Teâlâ bilir (ve) şüphe yok ki, (Allah Teâlâ bilendir) bütün kullarının hallerini hakkiyle bilmektedir, onların tövbe edip etmiyeceklerini de bilmektedir. Ve Yüce Mâbud (hakîmdir) kullarının haklarında her ne yapar, her he hükmederse bir hikmet ve menfaata dayanmaktadır.
§ İbni Abbas Hazretlerinden rivayet olunduğuna göre bu âyeti kerime, Tebük seferinden geri kalan Keab Ibni Mâlik, Miravetübnür Rebi ve Hilâl Ibni Ümiyye adında üç kimse hakkında nazil olmuşun. Bunun inmesi üzerine Rasülü Ekrem, eshab-ı kiramını, hattâ bunların kendi ailelerini de kendileriyle görüşmekten men buyurmuştu, haklarında bir karar verilmemişti. Bunlar da pek zor durumda kalmışlardı, bu hal elli gün devam etti, ardından tövbelerinin kabulüne dair bir âyeti kerime nazil oldu, bu zatların da tövbeleri kabul olundu.
|