98-Beyyine Suresi 4. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Halbuki, kitap verilmiş olanlar; ayrılmış olmadılar, kendilerine o hüccet geldikten sonra tefrikaya düştüler. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Halbuki, kitap verilmiş olanlar; ayrılmış olmadılar, kendilerine o hüccet geldikten sonra tefrikaya düştüler. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Halbuki, kendilerine (Kitap verilmiş olanlar) Yahudi ve Hıristiyan toplulukları, kendi kitaplarında Hz. Peygamber'in vasıflarını okumuş, bilmiş idiler, müşriklere de bildirmişlerdi. Hepsi de o Yüce Peygamberin dünyaya geleceğini bekliyorlardı. Ortaya çıkınca ona tâbi olacaklarını söylemişlerdi. Bu hususta birbirlerinden (ayrılmış olmadılar.) fakat sözlerinde durmadılar, (kendilerine o delil geldikten sonra) yâni: Hz. Muhammed Aleyhisselâm, pek açık bir delil, bir hakikat kanıtı mahiyetinde olarak mûcizeleriyle, Kur'an-ı Kerim'in âyetleriyle gelip kendilerini tevhid dinine davet edince (ayrılığa düştüler.) eski iddialarında sebat etmediler, bâtıl mezheplere ayrıldılar, birbirlerini cehaletle ve kâfirlikle suçladılar. İşte kitap ehli böyle olunca artık müdriklerden ne beklenir?. Onlar daha ziyade bir cehalet içinde yaşıyorlardı, onlar da sözlerinde durmadılar, o Yüce Peygamber, dünyaya şeref verince onu inkâra cür'et gösterdiler, öyle bir birlik delilini kabul etmeyip küfür ve s irk içinde yaşamaktan ayrılmak istemediler. Bir çokları İslâm mücahitleri tarafından katledildiler. Ehl-i kitaptan olanlar da cizye vermek suretiyle o öldürülmeden kurtulmuşlar, âhiret azabını hak eder olmuşlardır.
|