26-Şuara Suresi 189. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Velhasıl O´nu tekzîp ettiler. Derken onları Zulle gününün azabı yakaladı. Şüphe yok ki o, pek büyük bir günün azabı olmuş idi. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Velhasıl: Onu yalanladılar. Derken onları gölge gününün azabı yakaladı, şüphe yok ki, o, pek büyük bir günün azabı olmuş idi. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
(Velhasıl) 0 cahil, inatçı topluluk (onu) o muhterem Peygamberi (yalanladılar) yalanlamalarında ısrar edip durdular, (derken onları) o yalanlamalan sebebiyle (gölge gününün) o istemiş oldukları semavi parçanın, müthiş bir bulut kitlesininn başlarına düştüğü vaktin (azabı yakaladı) hepsinin de kalır ve yok etti. (şüphe yok ki, o) azap (pek büyük bir günün azabı olmuş idi) Evet.. O günün azabı o başlarına düşen parçadan ibaret bulunmayıp daha nice azabı da içermiş bulunmaktadır. Şöyle ki: O Eyke halkını evvelâ pek şiddetli bir sıcak yakaladı, yedi gün devam etti, bütün ırmakları kaynadı, kendilerine ne gölgeler ve ne de saire faide vermez oldu, sonra bir sahraya çıkmaya mecbur kaldılar. Derken üzerlerine bir bulut geldi, ondan bir soğukluk, bir rüzgâr havası bulur gibi oldular, hemen onun altına toplandılar. Fakat o buluttan da onların üzerlerine ateş yağdı, hepsi de yanıp bitti. Medyen ahalisi de şiddetli bir ses ile telef olmuşlardır. Hz. Şüayb de kendisine tâbi olanlar ile Mekke-i Mükerreme'ye gitmiş, vefatına değin orada ibadetle meşgul olmuştur,
|