KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

39-ZÜMER SURESI (75 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Zümer Suresi 38  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 39/38
39-ZÜMER SURESI - 38. AYET    Mekke
وَلَئِنْ سَأَلْتَهُمْ مَنْ خَلَقَ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضَ لَيَقُولُنَّ اللَّهُ ۚ قُلْ أَفَرَأَيْتُمْ مَا تَدْعُونَ مِنْ دُونِ اللَّهِ إِنْ أَرَادَنِيَ اللَّهُ بِضُرٍّ هَلْ هُنَّ كَاشِفَاتُ ضُرِّهِ أَوْ أَرَادَنِي بِرَحْمَةٍ هَلْ هُنَّ مُمْسِكَاتُ رَحْمَتِهِ ۚ قُلْ حَسْبِيَ اللَّهُ ۖ عَلَيْهِ يَتَوَكَّلُ الْمُتَوَكِّلُونَ -38
Ve lein seeltehüm men halekas semavati vel erda le yekulünnellah kul eferaeytüm ma ted´une min dunillahi in eradeniyellahü bi durrin hel hünne kaşifatü durrihı ev eradenı bi rahmetin hel hünne mümsikatü rahmetih kul hasbiyellah aleyhi yetevekkelül mütevekkilun
39-Zümer Suresi 38. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Andolsun ki, onlardan soracak olsan ki, gökleri ve yeri kim yarattı? Elbette diyeceklerdir ki: «Allah». De ki: «O halde gördünüz mü? (Bana haber veriniz) Allah´tan başka kendilerine ibadet ettiğiniz şeyler, eğer Allah bana bir zarar verse onlar, onun zararını açabilecek kimseler midir? Veya bana bir rahmet dilese onlar onun rahmetini tutabilir kimseler midir? De ki Allah buna kâfidir. Tevekkül edenler, O´na tevekkülde bulunurlar.»
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Andolsun ki, onlara soracak olsan ki, gökleri ve yeri kim yarattı?. Elbette diyeceklerdir ki: Allah. Deki: 0 hâlde gördünüz mü?. -Bana haber veriniz- Allah'tan başka kendilerine ibadet ettiğiniz şeyleri, eğer Allah bana bir zarar verirse onlar, onun zararını açabilecek kimseler midir?. Veya bana bir rahmet dilese onlar onun rahmetini tutabilir kimseler midir?. De ki: Allah buna kâfidir. Tevekkül edenler, ona tevekkülde bulunurlar.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Evet.. 0 müşrikler, o dinsizler, gaflet içinde, cehalet içinde yaşıyorlar, sözleriyle fiilleri birbirine uymamaktadır. (Andolsun ki) Muhakkak bir keyfiyettir ki, (onlardan soracak olsan ki, gökleri ve yeri kim yarattı?.) bunların yaratıcısı kimdir?, (elbette diyeceklerdir ki, Allah) Yarattı. Çünkü bütün bu yaratılış eserleri, bir hikmet sahibi Yaratıcının varlığına açıkça şahitlik etmektedir. Bunu o müşrikler de itirafa mecbur olmaktadırlar. Buna rağmen o kudret sahibi Yaratıcının birer yaratılış eseri olan putlara da mabutluk sıfatını isnat etmekte, onlara da ibadette bulunmaktadırlar. Bu suretle de tenakuza düşmüş oluyorlar, aklın gereğine muhalif hareketlerde buunuyorlar, o âciz şeylerden bir fâide bekliyorlar. Ne kadar akla, irfana muhalif bir hareketi. İşte Cenab-ı Hak da buyuruyor ki: Ey Resulüm!. 0 müşriklere (de ki: 0 halde gördünüz mü?) hatalarınızı anladınız mı?, (bana haber veriniz: Allah'tan başka kendilerine ibadet ettiğiniz şeyleri, eğer Allah bana bir zarar verirse onlar) 0 putlar (onun zararını açabilecek kimseler midir?.) siz böyle bir iddiada bulunabilir misiniz?. Hiç onlar, böyle birşeye kadir olabilirler mi?, (veya) Allah Teâlâ (bana bir rahmet dilese) hakkımda bir hayri takdir buyurmuş olsa (onlar O'nun rahmetini tutabilir kimseler midir?.) o putlar, o rahmetin ortaya çıkmasına mâni olabilecek bir kuvvete bir selâhiyete sahip midirler?. Elbette ki, değildirler. Artık öyle âciz şeylere nasıl mâbudluk isnat edilerek kendilerine tapınmak, kendilerinden bir fâide beklemek uygun olabilir?. Ey Yüce Peygamber!. Sana cevap vermekten âciz olan o müşriklere (de ki: Allah bana kâfidir.) ben öyle âciz putlardan bir fâide, bir şefaat beklemek cehaletinde bulunamam, (tevekkül edenler) yalnız (O'na) 0 Eşsiz Yaratıcıya (tevekkülde bulunurlar.) O'ndan başka olan mahlûklar, haddizatında âciz, kendileri muhtaç şeylerdir. Onlara itimat olunamaz. Çünkü onların hepsi de Cenab-ı Hak'kın kudret ve saltanatı altında bulunmaktadırlar. "Allah'a tevekkül edenin yaveri haktır" "llâşad gönül, birgün olur şâd olacaktır"

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014