KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

10-YUNUS SURESI (109 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Yunus Suresi 27  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 10/27
10-YUNUS SURESI - 27. AYET    Mekke
وَالَّذِينَ كَسَبُوا السَّيِّئَاتِ جَزَاءُ سَيِّئَةٍ بِمِثْلِهَا وَتَرْهَقُهُمْ ذِلَّةٌ ۖ مَا لَهُمْ مِنَ اللَّهِ مِنْ عَاصِمٍ ۖ كَأَنَّمَا أُغْشِيَتْ وُجُوهُهُمْ قِطَعًا مِنَ اللَّيْلِ مُظْلِمًا ۚ أُولَٰئِكَ أَصْحَابُ النَّارِ ۖ هُمْ فِيهَا خَالِدُونَ -27
Vellezıne kesebüs seyyiati cezaü seyyietim bi misliha ve terhekuhüm zilleh ma lehüm minellahi min asım keennema uğşiyet vücuhühüm kıtaam minel leyli muslima ülaike ashabün nar hüm fıha halidun
10-Yunus Suresi 27. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Ve o kimseler ki, kötülükleri kazandılar. Kötülüğün cezası da kendi misli iledir. Ve onları bir alçaklık kaplar. Onlar için Allah´tan koruyacak bir şey yoktur. Onların yüzleri sanki geceden karanlık bir parçaya bürünmüştür. İşte onlar ateşin yârânıdır. Onlar onun içinde ebedî sûrette kalacak kimselerdir.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Ve o kimseler ki, kötülükleri kazandılar. Kötülüğün cezası da kendi misli iledir. Ve onları bir alçaklık kaplar. Onlar için Allah'tan koruyacak bir şey yoktur. Onların yüzleri sanki geceden karanlık bir parçaya bürünmüştür. İşte onlar ateşin varanıdır. Onlar onun içinde ebedî surette kalacak kimselerdir.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
(Ve) Bilâkis (o kimseler ki) o küfre düşmüş olanlar ki: (kötülükleri kazandılar) İslâm dinini inkâr, isyanlara cür'et eylediler. Onların öyle yaptıkları her (kötülüğün cezası da kendi misli iledir) her kötülüğün cezası, o kötülüğe müsavidir. Ondan ziyâde değildir. Bu, bir ilâhî adalet gereğidir. Fakat bir güzelliğin sevabı bir ilâhî lütuf olarak o güzellikten kat kat ziyadedir. On kattan yedi yüz kata kadar ziyade olabilir, (ve onları) O kötülükleri yapan kâfirleri (bir alçaklık) da (kaplar) büyük bir zillete, hakarete, hüsrana mâruz kalmış olurlar. Küfür gibi en büyük bir cinayetin karşılığı olan bir cezada bunlardan ibarettir. (Onlar için Allah'tan koruyacak) Kendilerini muhafaza edip koruyabilecek (bir şey) de (yoktur) onlara yüz gösteren azabı hiçbir şey onlardan bertaraf edemiyecektir, onların haklarında bir şefaatçi bulunamıyacaktır. (Onların yüzleri) Son derece siyah ve karanlık olacağı için (sanki geceden karanlık bir parçaya bürünmüştür) gibi olacaktır. Böyle çirkin, zulmetti bir vaziyet, onların küfür ve sapıklık içinde yaşamış olmalarının bir neticesidir. (İşte onlar) O pek çirkin vasıfları taşıyan küfür ve nifak sahipleri (ateşin yarân'ıdır) cehennem ehlidirler, (onun içinde) O ateşin cehennem çukurlarında (ebedî olarak kalacak kimselerdir) artık onlar için o ateşten kurtulmak ümîdi asla yoktur. Küfür ve şirkin cezası, böyle kesindir, ebedîdir.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014