10-Yunus Suresi 15. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
Onlara Bizim zâhir âyetlerimiz okunduğu zaman, Bize mülâki olacaklarını ummayanlar dedi ki: «Bundan başka bir Kur´an getir veya bunu değiştir.» De ki: «Onu kendi tarafımdan değiştirmek benim için sahih olamaz. Ben ancak bana vahyolunana tâbi olurum, başkasına değil. Şüphe yok ki, ben Rabbime isyan eder olursam büyük bir günün azabından korkarım.» |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Onlara bizim açık ayetlerimiz okunduğu zaman, bize kavuşacaklarını ummayanlar dedi ki: Bundan başka bir Kuran getir veya bunu değiştir. De ki: Onu kendi tarafımdan değiştirmek benim için doğru olamaz. Ben ancak bana vahy olunana tâbi olurum, başkasına değil. Şüphe yok ki, ben Rabbime isyan edersem büyük bir günün azabından korkarım. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu mübarek âyetler, bir takım inkarcıların Kur'an'ı Kerim hakkındaki cahilce taleplerini red etmektedir. O Kitab-ı Kerim'in ilâhî vahye dayanmış olup kimse tarafından değiştirilemeyeceğini ve bozulamayacağını ve Rasûlü Ekrem'in hayat tarzı bilindiğinden onun gerçeğe aykırı bir iddiada bulunmayacağını bildirmektedir. Cenâb-ı Hak'ka ve onun âyeti celîlesine karşı iftiracı şekilde harekette bulunanların da en zalim, kurtuluş ve selâmetten en mahrum kimseler olduğunu ihtar buyurmaktadır. Şöyle ki: (Onlara) O müşriklere, inkarcılara (bizim açık ayetlerimiz) Hz. Muhammed'e indirilmiş olan Kur'an-ı Kerim (okunduğu zaman) Allah'ın birliğine, Muhammed peygamberliğinin doğruluğuna işaret ve şahitlik eden Kur'an âyetleri okununca (bize kavuşacaklarını urumayanlar) yani: Cenâb-ı Hak'kın azabından korkmayanlar, sevabına kavuşma arzusunda, ümidinde bulunmayanlar (dedi ki:) Ya Muhammed!. -Aleyhisselâm- (bundan) bize okuduğun Kur'ân'dan tertibi ve mânâsı itibariyle (başka bir Kur'an) kendi tarafından (getir) bize onu oku (veya bunu değiştir.) bunların mânâlarını başka başka lâfızlar ile bildir. Başka bir tarzda tebliğ et. Resulüm!. Onlara (de ki: Onu) o Kur'an-ı Kerim'i (kendi tarafımdan değiştirmek) bozmak ve değiştirmek (benim için doğru olamaz) bu hiçbir şekilde düşünülmüş değildir, (ben ancak bana vahy olunana tâbi olurum) Ben ona göre emir ve yasaklamada bulunurum, (başka değil) Ben hiçbir âyeti kendiliğimden değiştiremem ve yürürlükten kaldıramam, (şüphe yok ki) Öyle arzunuz doğrultusunda bir değiştirme ve bozmaya cür'et ile, (Rabbime isyan eder olursam büyük bir günün) kıyamet âleminin (azabından korkarım) ilâhî açıklamaların aksini iddiaya cür'et eden herhangi bir şahsın öyle büyük bir azaba uğrayacağına inanmış bulunmaktayım, artık öyle bir azabı gerektirecek bir şeye nasıl cür'et edebilirim?.
|