KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

74-MÜDDESSIR SURESI (56 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Müddessir Suresi 15  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 74/15
74-MÜDDESSIR SURESI - 15. AYET    Mekke
ثُمَّ يَطْمَعُ أَنْ أَزِيدَ -15
Summe yatme´u en eziyde.
74-Müddessir Suresi 15. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: (13-15) Ve yanında hazır oğullar (verdim). Ve onun için bir döşemekle döşeyiverdim. Sonra da arttırayım diye tamahkar bulunuyor.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Sonra da arttırayım diye umuyor.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Halbuki: O ihtiraslı nankör şahıs (sonra da arttırayım diye tam ah kâr bulunuyor.) mallarının ve çocuklarının daha fazla artmasını pek hırslı bir hâlde arzu ediyor. Nail olduğu o kadar nimetlerinin kadrini bilmiyor, şükrünü yerine getirmeye çalışmıyor. Ne kadar büyük bir ihtiras, ne derece çirkin bir nankörlük?. Hattâ diyormuş ki: "Eğer Muhammed -Aleyhisselâm- sâdık oldu ise artık Cennet ancak benim için yaratılmıştır, yâni: Eğer hakikaten Cennet var ise o nimete de nail olacak olan ancak benim." Ne büyük bir bencillik. "Rivayete göre Resûl-i Ekrem Sallâlâh-ü Aleyhivessellem Efendimiz bir gün Mescid-i saadetinde, namaz kılıyor ve "EI-Mü'mİn" sûresinin ilk âyetlerini okuyormuş, Velid Ibnil'mugiyre" de orada bulunup Resûlallâh'ın Kur'an okumasını dinlemiş, sonra Velid, kavmi olan Ben-i Mahzunun yanlarına giderek demiş ki: Vallahi ben Muhammed -Aleyhisselâm- dan bir söz işittim ki: O, ne insanların, ne de cinlerin sözleri değildir. Vallahi onda bir tatlılık, bir güzellik var, yukarısı pek yemiş verici, aşağısı da pek hoş, şüphe yok ki: O yükselir, onun üzerine yükselinemez." Velid bu sözlerini müteakip evine gitmiş onun bu sözlerini işiten Kureyş taifesi demişler ki: Vallahi Velid, kendi dinini terk etmiş, müslüman olmuş, artık bütün Kureyş kavmi de ona bakarak dinlerini terkedecekler. Kardeşi Ebû Cehil ise demiş ki: Sizin için ben ona yeterim, sonra Velİd'in yanına gitmiş, pek üzüntülü bir vaziyette görünmüş, Velîd bunu görünce: Sana ne oldu, ne için üzüntülü bulunuyorsun demi;, Ebü Cehil de, demi; ki: Nasıl üzülmeyeyim ki: Kureyş senin ihtiyarlığına bakarak sana nafaka tedarik etmek için toplanmışlar, sanıyorlar ki: Sen "Muhammed -Aleyhisselâm- in sözünü kabul etmişsin, Ibn-i Ebi Kebşe'nin ve Ibn-i Ebi Kuhafe'nin yanlarına giderek' onların yemeklerinin fazlasından yemek istiyormuşsun. Bu sözü işiten Velîd, gazaba gelmiş, Kureyş bilir ki, ben malca ve evlâtça onların en büyüğü bulunuyorum, Muhammed -Aleyhisselâm- ve Ashab-ı yemekten doymuşlar mıdır ki: Onun fazla yemeği bulunsun demiş sonra Velîd, Ebü Cehil ile beraber, kavminin meclisine gitmiş, onlara demiş ki: Siz Muhammed -Aleyhisselâmın mecnun olduğunu zanneder misiniz? Hiç onun boğulur olduğunu gördünüz mü? Onlar da demişler ki: Allah için hayır. Onu mecnun zannetmeyiniz. Velîd yine demiş ki: Onu şair olduğunu sanır mısın?. Onun şiir söylediğini gördünüz mü?. Onlar da Allah için hayır.. Görmedik demişler, Velîd yine sormuş ki: Siz onun yalancı olduğunu zanneder misiniz?. Onun yalan söylediğini hiç tecrübe ettiniz mi? Onlar da dediler ki: Allah için yok, onun yalan söylediğini görmedik. Zâten, Hz. Peygamber'e tam bir doğruluk ve sadâkatinden dolayı öteden beri "Muhammedüremîn" deniliyordu, nihayet müşrikler, dediler ki: Artık o nedir? Velîd de biraz düşündükten sonra dedi ki: O bir sihirbazdan başka bir şey değildir. Görmüyor musunuz ki: O, bir kişi ile ailesinin, evlâdının ve kölelerinin arasını ayırıyor, onun söylediği de bir sihirdir, onu "Müseylimeden" ve Ehl-i Bâbil'den naklediyor. Velîd'in bu sözü o müşriklerin hoşuna gitmiş, hayret etmelerine sebep olmuştu. Velîd, ya Bedr gazvesinde katledilmiştir veya Necaşi'nin sarayında yaptığı bir hıyanetten dolayı Necaşi tarafından idam olunmuştur. Kâfir olarak öldüğünde ittifak var gibidir. Velîd'in on oğlu var idi, onlardan yalnız Hâlit, Hişam ve Imare adındaki üç oğlunun müslüman olmuş olduğu rivayet olunmaktadır. İşte bu süredeki âyetlerin bir kısmı bu Velîd hakkında nazil olmuştur. "En doğrusu Allah bilir." "Tefsir-i Kebir, Ruhul'meani."

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014