KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

67-MÜLK SURESI (30 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Mülk Suresi 15  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 67/15
67-MÜLK SURESI - 15. AYET    Mekke
هُوَ الَّذِي جَعَلَ لَكُمُ الْأَرْضَ ذَلُولًا فَامْشُوا فِي مَنَاكِبِهَا وَكُلُوا مِنْ رِزْقِهِ ۖ وَإِلَيْهِ النُّشُورُ -15
Huvelleziy ce´ale lekumul´arda zelulen femşu fiy menakibiha ve kulu min rizkıhi ve ileyhinnuşuru.
67-Mülk Suresi 15. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: O, O´dur ki, sizin için yeri münkat kıldı, artık onun (yeryüzünün) omuzlarında yürüyün ve rızkından yeyin ve dönüş de O´nadır.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: O, O'dur ki: Sizin için yere boyun eğdirdi, artık onun omuzlarında yürüyün ve rızkından yeyin ve dönüş de O'nadir.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
(O) Yüce Mabut (odur ki:) O kudret ve azamet sahibi olan bir benzersiz yaratıcıdır. Ey insanlar!, (sizin için yere boyun eğdirdi) O koca yer küresi alanını sizin emrinize verdi, siz ondan istediğiniz gibi istifâde edebiliyorsunuz, üzerinde seyahatlerde bulunuyorsunuz, onun sularından, madenlerinden ürünlerinden faydalanıyorsunuz, ticaretinizi geliştirebiliyorsunuz, o koskoca yeryüzü, size adetâ zelilce bir şekilde itaatkâr bulunmuş oluyor. (Artık onun omuzlarında yürüyün.) Yâni: O'nun her canibinde, veya sahralarında, dağlarında, derelerinde, denizlerinde seyahate devam edin, ticaretinizi güzelce geliştirin, o size pek ziyâdesi ile kolaylıklar göstermektedir. (Ve rızkından yeyin) Allah - ü Teâlâ'nın yer yüzünde size rızk olmak üzere yarattığı şeylerden, nimetlerden istifâde edin (ve dönüş de O'nadır.) kıyamet gününde bütün hayat sahiplerinin kendisine rücü edecekleri zât da Cenab-ı Hak'tan başka değildir. Bütün kullar, o Ezelî Yaratıcının manevî huzuruna sevk edileceklerdir. Dünyadaki amellerine göre, mükâfat ve cezaya uğrayacaklardır. Artık insanlar, bu akıbetlerini de düşünmelidirler, ilâhî nimetlerin kadrini bilip şükrünü İfaya çalışmalıdırlar. İnsanlar, dünyada ebediyen yaşayacaklar imiş gibi bir gaflete dalarak âhireti düşünmekten geri kalmamalıdırlar. Meşru şekilde hem dünyalarına, hem de, âhiretlerine çalışmaya devam etmelidirler. Bu âyet-i kerîme; ticaretin, helâl bir şekilde kazanç sahasına atılmanın dînen mendub, makbul olduğuna işaret buyurmaktadır. İslâm dini, müslümanları hem dinî vazifelerini îfaya, hem de meşru surette dünya işleri ile, kazanç ile iştigâle sevk ve teşvik buyurmaktadır. Nitekim, bir eserde de şöyle gelmişti: Şüphe yok ki: Al I âh-ü T e âlâ, s an'at ehli olan mümin kulunu sever, işte mübarek dînimiz bizleri böyle maddî ve manevî yükselme yollarına tergîb ve teşvik buyuruyor. Ne mutlu buna riayetkar olanlara!.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014