7-A'raf Suresi 69. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Ö NASUHİ BİLMEN MEALİ: |
«Yoksa sizi korkutmak için size Rabbiniz tarafından bir mev´izenin sizden bir kişi vasıtasıyla gelmesinden teaccüp mü ettiniz? Hatırlayınız ki, sizi Nûh kavminden sonra halifeler kıldı ve sizi hilkatçe fazla bir kuvvete (vüs´ate) erdirdi. Artık Allah Teâlâ´nın nîmetlerini yâd ediniz ki, felâh bulabilesiniz.» |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİR MEALİ: |
Yoksa sizî korkutmak için size Rabbiniz tarafından bir zikrin sizden bir kişi vâsıtasıyle gelmesine şaştınız mı?. Hatırlayınız ki, sizi Nuh kavminden sonra onların yerine getirdi ve sizi yaratılışta fazla bir kuvvete -güce- erdirdi. Artık Allah Teâlâ'nın nimetlerini hatırlayınız ki, kurtuluş bulabilenin iz. |
Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu mübarek âyetler de Hz. Hud'un kavmini uyanmaya davet ederek kendisinin peygamberliğindeki fayda ve hikmeti ve o kavmin ulaştıkları nimetleri beyan etmektedir. Ve o müşrik kavmin göstermiş oldukları muhalefeti bildirmektedir. Şöyle ki: Hud Aleyhisselâm, kendisine beyinsizlik isnadına cür'et eden kavmine hitaben buyurdu ki: Ey kavmim (Yoksa sizi) Allah Teâlâ'nın azabından (korkutmak) işlediğiniz küfr ve isyanın .korkunç âkibetini bildirmek, sizi uyanmaya davet etmek (için size Rabbiniz tarafından bir zikrin) bir ilâhi vahyin veya bir mucizenin (sizden bir kişi vâsıtasıyle) benim gibi Peygamberlik sahibi olan bir insanın işaretiyle (gelmesine şaştınız mı?.) bu olmayacak bir şey midir?. (Hatırlayınız ki) Tarihi olayları bir düşününüz ki, (sizi) Kerem sahibi olan Rabbiniz (Nuh kavminden sonra onların yerine getirdi) sizi onların yurtlarına sahip, onların ülkelerine hâkim kıldı, (ve sizi yaratılışta fazla bir kuvvete) Bir güce (erdirdi.) sizi büyük bir yapıya ve uzun boya eriştirdi. Rivayete göre bu kavim büyük bir yapıda yaratılmıştı. Uzun boyluları yüz arşın, kısa boylular! Da altmış arşın uzunluğunda bulunuyordu. (Artık Allah Teâlâ'nın) Hakkınızdaki (nîmetlerini hatırlayınız ki,) o nimetlerle uygun düşen amellerde bulununuz, onların şükrünü yerine getirmeye çalışınız ki (felah) kurtuluş (bulabilesiniz.) âhiretin ebedî nimetlerine kavuşup azabından emin olabileniniz.
§ Hz. Hud'un kavmine, böyle yumuşak bir şekilde, merhamet ve şefkatini gösterir bir tarzda, şahsi bir gücenme eseri göstermeyip pek hikmetli bir şekilde hitab etmesi, pek iyilik sever bir harekettir, halka va'z ve öğütte bulunacak zatlar için uyulması gereken bir örnektir.
|