KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
AYET MEALLERİ   SURE MEAL   SAYFA MEAL   CÜZ MEAL   SECDE AYETLERİ
KUR'AN-I KERİMİN 593. SAYFASΙNA GÖRE AYET VE MEALLERİ Nİ SΙRALAMA >
MEAL SAYFALARI
1 2 3
4 5 6
7 8 9
10 11 12
13 14 15
16 17 18
19 20 21
22 23 24
25 26 27
28 29 30
31 32 33
34 35 36
37 38 39
40 41 42
43 44 45
46 47 48
49 50 51
52 53 54
55 56 57
58 59 60
61 62 63
64 65 66
67 68 69
70 71 72
73 74 75
76 77 78
79 80 81
82 83 84
85 86 87
88 89 90
91 92 93
94 95 96
97 98 99
100 101 102
103 104 105
106 107 108
109 110 111
112 113 114
115 116 117
118 119 120
121 122 123
124 125 126
127 128 129
130 131 132
133 134 135
136 137 138
139 140 141
142 143 144
145 146 147
148 149 150
151 152 153
154 155 156
157 158 159
160 161 162
163 164 165
166 167 168
169 170 171
172 173 174
175 176 177
178 179 180
181 182 183
184 185 186
187 188 189
190 191 192
193 194 195
196 197 198
199 200 201
202 203 204
205 206 207
208 209 210
211 212 213
214 215 216
217 218 219
220 221 222
223 224 225
226 227 228
229 230 231
232 233 234
235 236 237
238 239 240
241 242 243
244 245 246
247 248 249
250 251 252
253 254 255
256 257 258
259 260 261
262 263 264
265 266 267
268 269 270
271 272 273
274 275 276
277 278 279
280 281 282
283 284 285
286 287 288
289 290 291
292 293 294
295 296 297
298 299 300
301 302 303
304 305 306
307 308 309
310 311 312
313 314 315
316 317 318
319 320 321
322 323 324
325 326 327
328 329 330
331 332 333
334 335 336
337 338 339
340 341 342
343 344 345
346 347 348
349 350 351
352 353 354
355 356 357
358 359 360
361 362 363
364 365 366
367 368 369
370 371 372
373 374 375
376 377 378
379 380 381
382 383 384
385 386 387
388 389 390
391 392 393
394 395 396
397 398 399
400 401 402
403 404 405
406 407 408
409 410 411
412 413 414
415 416 417
418 419 420
421 422 423
424 425 426
427 428 429
430 431 432
433 434 435
436 437 438
439 440 441
442 443 444
445 446 447
448 449 450
451 452 453
454 455 456
457 458 459
460 461 462
463 464 465
466 467 468
469 470 471
472 473 474
475 476 477
478 479 480
481 482 483
484 485 486
487 488 489
490 491 492
493 494 495
496 497 498
499 500 501
502 503 504
505 506 507
508 509 510
511 512 513
514 515 516
517 518 519
520 521 522
523 524 525
526 527 528
529 530 531
532 533 534
535 536 537
538 539 540
541 542 543
544 545 546
547 548 549
550 551 552
553 554 555
556 557 558
559 560 561
562 563 564
565 566 567
568 569 570
571 572 573
574 575 576
577 578 579
580 581 582
583 584 585
586 587 588
589 590 591
592 593 594
595 596 597
598 599 600
601 602 603
604
SURE
AYET NO
ARAPÇA DİYANET VAKFI ELMALILI HAMDI CELAL YILDIRIM  SULEYMAN ATES O NASUHI BILMEN CÜZ
SAYFA
Fecr Suresi

15.Ayet
فَأَمَّا الْإِنْسَانُ إِذَا مَا ابْتَلَاهُ رَبُّهُ فَأَكْرَمَهُ وَنَعَّمَهُ فَيَقُولُ رَبِّي أَكْرَمَنِ -15 İnsan ise; Rabbi onu deneyip de kendisine ikramda bulunduğunda, ona bol bol nimetler verdiğinde, “Rabbim bana ikram etti” der. Amma insan, her ne zaman rabbı onu imtihan edip de ona ikram eyler, ona ni´metler verirse, o vakıt rabbım bana ikram etti der (15-16) insanoğluna gelince, Rabbi onu denediğinde: İkramda bulunup nimetlere garkettiğinde, o, «Rabbim bana ikramda bulundu» der. Ama onu yine denemek için rızkını daralttığı zaman, «Rabbim bana haksızlık etti» der. Fakat insan öyledir; Rabbi ne zaman kendisini sınayıp ona ikrâmda bulunur, ona ni´met verirse: "Rabbim bana ikrâm etti" der. Rabbi onu imtihan edip kendisine ikramda bulunsa o vakit der ki: «Rabbim bana ikram etti.» 30 / 593
Fecr Suresi

16.Ayet
وَأَمَّا إِذَا مَا ابْتَلَاهُ فَقَدَرَ عَلَيْهِ رِزْقَهُ فَيَقُولُ رَبِّي أَهَانَنِ -16 Ama onu deneyip rızkını daraltınca da, “Rabbim beni aşağıladı” der. Amma her ne zaman da imtihan edip rızkını daraltırsa o vakıt da rabbım bana ihanet etti der. (15-16) insanoğluna gelince, Rabbi onu denediğinde: İkramda bulunup nimetlere garkettiğinde, o, «Rabbim bana ikramda bulundu» der. Ama onu yine denemek için rızkını daralttığı zaman, «Rabbim bana haksızlık etti» der. Ama Rabbi onu sınayıp rızkını daraltırsa: "Rabbim beni alçalttı (perişan etti)" der. Amma onu imtihan edip de rızkını darlaştırdığı vakit de der ki: «Rabbim bana ihanet etti.» 30 / 593
Fecr Suresi

17.Ayet
كَلَّا ۖ بَلْ لَا تُكْرِمُونَ الْيَتِيمَ -17 Hayır, hayır! Yetime ikram etmiyorsunuz. Hayır hayır doğrusu siz yetîme ikram etmiyorsunuz Hayır, hayır; siz yetîme ikramda bulunmuyorsunuz. Hayır, doğrusu siz (Allah´tan ikrâm bekliyorsunuz ama kendiniz) yetime ikrâm etmiyorsunuz. Yok, yok. Belki siz yetime ikram etmezsiniz. 30 / 593
Fecr Suresi

18.Ayet
وَلَا تَحَاضُّونَ عَلَىٰ طَعَامِ الْمِسْكِينِ -18 Yoksulu yedirmek konusunda birbirinizi teşvik etmiyorsunuz. Ve birbirinizi miskîni ıt´ame teşvık eylemiyorsunuz Yoksulu yedirmek hususunda birbirinizi tahrik ve teşvik etmiyorsunuz. Yoksula yedirmeğe teşvik etmiyorsunuz. Ve yoksullara yiyecek vermek için birbirinizi teşvikte bulunmazsınız. 30 / 593
Fecr Suresi

19.Ayet
وَتَأْكُلُونَ التُّرَاثَ أَكْلًا لَمًّا -19 Haram helâl demeden mirası alabildiğine yiyorsunuz. Halbuki mîrası öyle bir yiyiş yiyorsunuz ki Mîrası ise (hakk hukuk sınırı gözetmeksizin) habire yiyorsunuz, yağma edercesine.. Mirâsı hırsla yutuyorsunuz. Ve miras bırakılan malı şiddetlicesine yersiniz. 30 / 593
Fecr Suresi

20.Ayet
وَتُحِبُّونَ الْمَالَ حُبًّا جَمًّا -20 Malı da pek çok seviyorsunuz. Malı öyle bir seviş seviyorsunuz ki, yığmacasına Malı da öyie seviyorsunuz ki hep biriktirircesine. Malı pek çok seviyorsunuz. Ve malı pek çokça bir sevgi ile seversiniz. 30 / 593
Fecr Suresi

21.Ayet
كَلَّا إِذَا دُكَّتِ الْأَرْضُ دَكًّا دَكًّا -21 Hayır, yeryüzü (kıyamet sarsıntısıyla) parça parça olup dağıldığı zaman, Hayır hayır, Arz «dekken dekkâ» düzlendiği Hayır, hayır; (bu tutumunuz çok kötü!) Yer sarsılıp parça parça bölündüğü (sonra da dümdüz duruma geldiği) zaman, Hayır, yer birbiri ardınca sarsılıp dümdüz edildiği zaman, Hayır hayır. Yer dağılıp parça parça parçalanınca. 30 / 593
Fecr Suresi

22.Ayet
وَجَاءَ رَبُّكَ وَالْمَلَكُ صَفًّا صَفًّا -22 (22-23) Rabbinin buyruğu ve saf saf dizilmiş olarak melekler geldiği ve o gün cehennem getirildiği zaman, işte o gün insan (yaptıklarını birer birer) hatırlar. Fakat bu hatırlamanın ona nasıl faydası olacak!? Ve rabbının emri gelip Melek «saffen saffâ» dizildiği vakıt Rabbin (emri) gelip melekler saf saf dizildiği zaman, Melekler sıra sıra dizili durumda Rabbin geldiği zaman. Ve Rabbin (emri) gelip melekler de saf saf dizilince. 30 / 593
Fecr Suresi

23.Ayet
وَجِيءَ يَوْمَئِذٍ بِجَهَنَّمَ ۚ يَوْمَئِذٍ يَتَذَكَّرُ الْإِنْسَانُ وَأَنَّىٰ لَهُ الذِّكْرَىٰ -23 (22-23) Rabbinin buyruğu ve saf saf dizilmiş olarak melekler geldiği ve o gün cehennem getirildiği zaman, işte o gün insan (yaptıklarını birer birer) hatırlar. Fakat bu hatırlamanın ona nasıl faydası olacak!? Ki Cehennem de o gün getirilmiştir, o insan o gün anlar, fakat o anlamadan ona ne fâide? O gün Cehennem getirilip (ortaya konulur), insan düşünüp anlamaya çalışır, ama o düşünüp anlamakdan ona ne (yarar var)? Ve cehennem de getirildiği zaman. İşte o gün insan anlar, ama artık anlamanın kendisine ne yararı var? Ve o gün cehennem de getirilmiş olunca insan o gün anlamış olur. Ve artık o anlayıştan da ona ne faide! 30 / 593
Fecr Suresi

24.Ayet
يَقُولُ يَا لَيْتَنِي قَدَّمْتُ لِحَيَاتِي -24 “Keşke bu hayatım için önceden bir şey yapsaydım” der. Ah der; nolurdu ben önce hayatım için (sağlığımda hayırlar) takdim etmiş olsa idim keşke (bu) hayatım için önden (iyi yararlı amelleri) gönderseydim» der. (O zaman insan): "Âh, keşke ben bu hayâtım için (iyi işler yapıp) gönderseydim!" der. Der ki, «Keşke hayatım için (güzel ameller) takdim etmiş olsa idim.» 30 / 593
Fecr Suresi

25.Ayet
فَيَوْمَئِذٍ لَا يُعَذِّبُ عَذَابَهُ أَحَدٌ -25 Artık o gün, Allah’ın edeceği azabı kimse edemez. artık o gün onun ettiği azâbı kimse edemez Artık o gün O´nun (Allah´ın) azabı gibi hiç kimse azâb edemez. O gün O´nun yapacağı azâbı kimse yapamaz. Artık o gün O´nun yapacağı azabı bir kimse yapamaz. 30 / 593
Fecr Suresi

26.Ayet
وَلَا يُوثِقُ وَثَاقَهُ أَحَدٌ -26 Onun vuracağı bağı kimse vuramaz. Ve onun vurduğu bağı kimse vuramaz Ve hiç kimse O´nun (inkarcı sapıklara) vurduğu bağ gibi bağ vuramaz. Ve O´nun vuracağı bağı kimse vuramaz! Ve O´nun vuracağı bend ile kimse bend vurabilemez. 30 / 593
Fecr Suresi

27.Ayet
يَا أَيَّتُهَا النَّفْسُ الْمُطْمَئِنَّةُ -27 (Allah, şöyle der:) “Ey huzur içinde olan nefis!” Ey o rabbına muti´ olan nefs-i mutmeinne! (27-28) Ey emîn ve tatmin olmuş nefs (ruh)! Sen O´ndan, O da senden razı olduğun halde dön Rabbına. Ey huzûra eren nefis! Ey mutmain olan nefs! 30 / 593
Fecr Suresi

28.Ayet
ارْجِعِي إِلَىٰ رَبِّكِ رَاضِيَةً مَرْضِيَّةً -28 “Sen O’ndan razı, O da senden razı olarak Rabbine dön!” Sen dön o rabbına hem râdıye olarak hem merdıyye de (27-28) Ey emîn ve tatmin olmuş nefs (ruh)! Sen O´ndan, O da senden razı olduğun halde dön Rabbına. Râzı edici ve râzı edilmiş olarak Rabbine dön! Rabbine dönüver, sen razı, O da senden razı olarak. 30 / 593
Fecr Suresi

29.Ayet
فَادْخُلِي فِي عِبَادِي -29 “(İyi) kullarımın arasına gir.” Gir kullarım içine (İyi yararlı) kullarım arasına gir. (İyi) Kullarım arasına gir! Artık kullarımın arasına gir. 30 / 593
Fecr Suresi

30.Ayet
وَادْخُلِي جَنَّتِي -30 “Cennetime gir.” Gir Cennetime Gir Cennetime.. Cennetime gir! Ve cennetime giriver. 30 / 593
Beled Suresi

1.Ayet
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ لَا أُقْسِمُ بِهَٰذَا الْبَلَدِ -1 (1-4) Sen bu beldedeyken bu beldeye (Mekke’ye), babaya ve ondan meydana gelen çocuğa yemin ederim ki, biz insanı bir sıkıntı ve zorluk içinde (olacak ve bunlara göğüs gerecek şekilde) yarattık. Yo... Kasem ederim bu beldeye Hayır, bu şehre (Kutsal Mekke´ye) and olsun. Yoo, and içerim bu kente, (1-2) Yemin ederim bu beldeye. Ve sen bu beldede ikamet etmektesin. 30 / 593
Beled Suresi

2.Ayet
وَأَنْتَ حِلٌّ بِهَٰذَا الْبَلَدِ -2 (1-4) Sen bu beldedeyken bu beldeye (Mekke’ye), babaya ve ondan meydana gelen çocuğa yemin ederim ki, biz insanı bir sıkıntı ve zorluk içinde (olacak ve bunlara göğüs gerecek şekilde) yarattık. Sen hıll iken bu beldede Sen bu şehirde yerli olarak oturmuşsundur. (Bu şehir sana daha lâyık ve daha helâldir). Ki sen bu şehire girmekte (burada yaşamakta)sın. (1-2) Yemin ederim bu beldeye. Ve sen bu beldede ikamet etmektesin. 30 / 593
Beled Suresi

3.Ayet
وَوَالِدٍ وَمَا وَلَدَ -3 (1-4) Sen bu beldedeyken bu beldeye (Mekke’ye), babaya ve ondan meydana gelen çocuğa yemin ederim ki, biz insanı bir sıkıntı ve zorluk içinde (olacak ve bunlara göğüs gerecek şekilde) yarattık. Ve bir validle veledine ki Babaya da, doğan çocuğuna da and olsun, Ve (and içerim) doğurucuya ve doğurduğuna ki, Ve bir pedere ve zürriyetine de (andolsun). 30 / 593
Beled Suresi

4.Ayet
لَقَدْ خَلَقْنَا الْإِنْسَانَ فِي كَبَدٍ -4 (1-4) Sen bu beldedeyken bu beldeye (Mekke’ye), babaya ve ondan meydana gelen çocuğa yemin ederim ki, biz insanı bir sıkıntı ve zorluk içinde (olacak ve bunlara göğüs gerecek şekilde) yarattık. Hakikaten biz insanı bir meşakkat içinde yarattık Ki biz insanı (kendine has) sıkıntı ve zorluk içinde (yaratıp) meydana getirdik. Biz insanı zorluk arasında yarattık. (4-5) Muhakkak ki, Biz insanı elbette bir meşakkat içinde (bulunacağı bir mahiyette) yarattık. Sanıyor mu ki onun üzerine hiçbir kimse güç yetiremiyecek. 30 / 593
Beled Suresi

5.Ayet
أَيَحْسَبُ أَنْ لَنْ يَقْدِرَ عَلَيْهِ أَحَدٌ -5 İnsanoğlu, kendisine kimsenin güç yetiremeyeceğini mi sanıyor? O kendisine karşı kimse güç yetiremez mi sanıyor? O, kendisine hiç kimsenin güç getiremiyeceğini mi sanır? İnsan, hiç kimsenin kendisine güç yetiremeyeceğini mi sanıyor? (4-5) Muhakkak ki, Biz insanı elbette bir meşakkat içinde (bulunacağı bir mahiyette) yarattık. Sanıyor mu ki onun üzerine hiçbir kimse güç yetiremiyecek. 30 / 593
Beled Suresi

6.Ayet
يَقُولُ أَهْلَكْتُ مَالًا لُبَدًا -6 “Yığınla mal harcadım” diyor. Ben yığın yığın mal telef ettim diyor Yığın yığın mal sarfedip tükettim, diyor. (Gösteriş ve övünme için) "Ben birçok mal telef ettim" diyor. Der ki: «Ben yığın yığın mal telef ettim.» 30 / 593
Beled Suresi

7.Ayet
أَيَحْسَبُ أَنْ لَمْ يَرَهُ أَحَدٌ -7 Kendisini kimsenin görmediğini mi sanıyor? Onu bir gören olmadı mı zann ediyor? Onu hiç gören olmadı mı sanıyor? Kimsenin kendisini görmediğini mi sanıyor? Zanneder mi ki onu hiçbir kimse görmemiş. 30 / 593
KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014