SURE AYET NO |
ARAPÇA |
DİYANET VAKFI |
ELMALILI HAMDI |
CELAL YILDIRIM |
SULEYMAN ATES |
O NASUHI BILMEN |
CÜZ SAYFA |
Haşr Suresi
17.Ayet |
فَكَانَ عَاقِبَتَهُمَا أَنَّهُمَا فِي النَّارِ خَالِدَيْنِ فِيهَا ۚ وَذَٰلِكَ جَزَاءُ الظَّالِمِينَ -17 |
Nihayet ikisinin de (azdıranın da azanın da) akıbeti, ebediyen ateşte kalmaları olmuştur. İşte zalimlerin cezası budur. |
Sonra ikisinin de âkıbeti ebediyyen ateşte kalmaları oldu ve işte zalimlerin cezası budur |
İkisinin de sonu, mutlaka içinde devamlı kalacakları Cehennem ateşidir. İşte bu, zâlimlerin cezasıdır. |
Nihâyet ikisinin de sonu, ebedi olarak ateşte kalmaları oldu. Zâlimlerin cezâsı budur. |
Artık onların akibetleri, muhakkak ki ateşte, onun içinde ebedî kalıcılar olmaktan ibaret oldu ve işte bu da zalimlerin cezasıdır. |
28 / 547 |
Haşr Suresi
18.Ayet |
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اتَّقُوا اللَّهَ وَلْتَنْظُرْ نَفْسٌ مَا قَدَّمَتْ لِغَدٍ ۖ وَاتَّقُوا اللَّهَ ۚ إِنَّ اللَّهَ خَبِيرٌ بِمَا تَعْمَلُونَ -18 |
Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve herkes, yarın için önceden ne göndermiş olduğuna baksın. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır. |
Ey o bütün iyman edenler! Hep Allaha korunun ve baksın bir nefis yarın için ne takdim etmiş, hem Allahdan korkun, çünkü Allah her ne yaparsanız şübhesiz habîrdir |
Ey imân edenler! Allah´tan saygı ile korkun ; her kişi yarın için önden ne göndermişse ona dikkatle baksın. Allah´tan saygı ile korkun. Şüphesiz ki Allah, yapageldiklerinizden haberlidir. |
Ey inananlar, Allah´tan korkun ve kişi yarın için ne (yapıp) gönderdiğine baksın. Allah´tan korkun; çünkü Allâh, yaptıklarınızı bilmektedir. |
Ey imân etmiş olanlar! Allah´tan korkunuz ve her nefs, yarın için ne takdim etmiş olduğuna baksın ve Allah´tan korkunuz. Şüphe yok ki Allah, ne yapar olduğunuzdan haberdardır. |
28 / 547 |
Haşr Suresi
19.Ayet |
وَلَا تَكُونُوا كَالَّذِينَ نَسُوا اللَّهَ فَأَنْسَاهُمْ أَنْفُسَهُمْ ۚ أُولَٰئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ -19 |
Allah’ı unutan ve bu yüzden Allah’ın da kendilerine kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın. İşte onlar fasık kimselerin ta kendileridir. |
Ve onlar gibi olmayın ki Allahı unutmuşlardır da Allah da onlara kendilerini unutturmuştur, onlardır ki hep fasıklardır |
Artık siz, Allah´ı unutan ve bu yüzden Allah´ın da onları kendilerine unutturduğu kimseler gibi olmayın. İşte onlar, ilâhî sınırları aşıp yozan kişilerdir. |
Şu, Allâh´ı unuttuklarından dolayı (Allâh´ın da) onlara kendi canlarını unutturduğu kimseler gibi olmayın. Onlar, yoldan çıkan insanlardır. |
Ve o kimseler gibi olmayınız ki, Allah´ı unuttular da artık (Allah) Onlara kendi nefislerini de unutturdu, işte fâsık olanlar onlardır. |
28 / 547 |
Haşr Suresi
20.Ayet |
لَا يَسْتَوِي أَصْحَابُ النَّارِ وَأَصْحَابُ الْجَنَّةِ ۚ أَصْحَابُ الْجَنَّةِ هُمُ الْفَائِزُونَ -20 |
Cehennemliklerle cennetlikler bir olmaz. Cennetlikler kurtuluşa erenlerin ta kendileridir. |
Eshabı Nar ile eshabı Cennet müsavi olmaz, eshabı Cennettir ki hep murada irmişlerdir |
Cehennemlik olanlarla Cennetlik olanlar bir değildir. Kurtulup başarıya ulaşanlar Cennetlik olanlardır. |
Ateş halkıyle cennet halkı bir olmaz. Kurtulanlar, ancak cennet halkıdır. |
Ateş ashâbı ile cennet ashâbı müsavî olamaz. Ashâb-ı cennet ki onlar, muratlarına ermiş olanlardır. |
28 / 547 |
Haşr Suresi
21.Ayet |
لَوْ أَنْزَلْنَا هَٰذَا الْقُرْآنَ عَلَىٰ جَبَلٍ لَرَأَيْتَهُ خَاشِعًا مُتَصَدِّعًا مِنْ خَشْيَةِ اللَّهِ ۚ وَتِلْكَ الْأَمْثَالُ نَضْرِبُهَا لِلنَّاسِ لَعَلَّهُمْ يَتَفَكَّرُونَ -21 |
Eğer biz, bu Kur’an’ı bir dağa indirseydik, elbette sen onu Allah korkusundan başını eğerek parça parça olmuş görürdün. İşte misaller! Biz onları insanlara düşünsünler diye veriyoruz. |
Biz bu Kur´anı bir dağın üzerine indirseydik her halde Sen onu Allah korkusundan başını eğmiş çatlamış görürdün, o temsiller yok mu, işte biz onları insanlar için yapıyoruz gerek ki tefekkür ederler |
Eğer bu Kur´ân´ı bir dağ üzerine indirmiş olsaydık, onu, saygı ile eğilip Allah korkusundan parça parça görürdün. Bu misâlleri belki iyice düşünürler diye insanlara getiriyoruz. |
Biz bu Kur´ân´ı bir dağa indirseydik, Allâh korkusundan onu, baş eğmiş, çatlamış, yarılmış görürdün. Bu misâlleri, düşünmeleri için insanlara anlatıyoruz. |
Eğer bu Kur´an´ı bir dağ üzerine indirmiş olsa idik elbette onu Allah´ın korkusundan baş eğmiş, parça parça olmuş görürdün ve Biz o misalleri insanlar için irad ediyoruz, tâ ki düşünüversinler. |
28 / 547 |
Haşr Suresi
22.Ayet |
هُوَ اللَّهُ الَّذِي لَا إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ ۖ عَالِمُ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ ۖ هُوَ الرَّحْمَٰنُ الرَّحِيمُ -22 |
O, kendisinden başka hiçbir ilâh olmayan Allah’tır. Gaybı da, görünen âlemi de bilendir. O, Rahmân’dır, Rahîm’dir. |
O öyle Allah ki ondan başka Tanrı yok gaybi de bilir şehadeti de, o rahmândır, rahîmdir |
O öyle Allah ki, O´ndan başka tanrı yoktur; gaybı da, ortada olanı da bilendir; O (dünyadaki canlılara karşı) çok merhametlidir ve (Âhirette de mü´minlere karşı) çok merhametlidir. |
O, öyle Allah´tır ki O´ndan başka tanrı yoktur. Görülmeyeni ve görüleni bilir. O çok esirgeyen, çok acıyandır. |
O, o Allah´tır ki O´ndan başka Allah yoktur. O, gizli olanı da âşikâre olanı da bilendir. O Rahmândır, rahîmdir. |
28 / 547 |
Haşr Suresi
23.Ayet |
هُوَ اللَّهُ الَّذِي لَا إِلَٰهَ إِلَّا هُوَ الْمَلِكُ الْقُدُّوسُ السَّلَامُ الْمُؤْمِنُ الْمُهَيْمِنُ الْعَزِيزُ الْجَبَّارُ الْمُتَكَبِّرُ ۚ سُبْحَانَ اللَّهِ عَمَّا يُشْرِكُونَ -23 |
O, kendisinden başka hiçbir ilâh bulunmayan Allah’tır. O, mülkün gerçek sahibi, kutsal (her türlü eksiklikten uzak), barış ve esenliğin kaynağı, güvenlik veren, gözetip koruyan, mutlak güç sahibi, düzeltip ıslah eden ve dilediğini yaptıran ve büyüklükte eşsiz olan Allah’tır. Allah, onların ortak koştuklarından uzaktır. |
O öyle Allah ki ondan başka tapılacak yok, öyle melik (Padişah) ki kuddus, selam, iyman ve emniyyet veren mü´min, gözeten koruyan müheymin, Azîz, Cebbar, mütekebbir, tenzih o Allaha müşriklerin şirkinden. |
O öyle Allah ki, O´ndan başka tanrı yoktur. Mülkün sahibidir. O çok mukaddestir; selâmet ve güven kaynağıdır. Gözetendir; çok üstündür; çok güçlüdür. Dilediğini engelsiz, müdahalesiz yapandır; büyüklük ve yücelik O´na mahsustur. Allah (inkarcıların, putperest ve müşriklerin) ortak koştuklarından yücedir, münezzehtir. |
O, öyle Allah´tır ki O´ndan başka tanrı yoktur. Pâdişâhtır, mukaddestir, selâm (esenlik veren) mü´min (güvenlik veren), müheymin (kollayıp koruyan), aziz (üstün, gâlib), cebbâr (istediğini zorla yaptıran), mütekebbir (çok ulu)dur! Allâh (puta tapanların) ortak koşmalarından yücedir. |
O, o Allah´tır ki, kendisinden başka hiçbir mabut yoktur. Hükümdar olan, mukaddes olan selâmetbahş olan, emniyet ihsan eden, murakıp olan, her dilediğine galip olan, dilediğini cebren var eden, kibriyası pek azim bulunan ancak O´dur. Allah, şerik koştukları şeylerden münezzehtir. |
28 / 547 |
Haşr Suresi
24.Ayet |
هُوَ اللَّهُ الْخَالِقُ الْبَارِئُ الْمُصَوِّرُ ۖ لَهُ الْأَسْمَاءُ الْحُسْنَىٰ ۚ يُسَبِّحُ لَهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ ۖ وَهُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ -24 |
O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren Allah’tır. Güzel isimler O’nundur. Göklerdeki ve yerdeki her şey O’nu tesbih eder. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir. |
O öyle Allah ki halık, barî, müsavvir o, en güzel isimler (Esma-i hüsnâ) onun, bütün Göklerdeki ve yerdeki ona tesbih eder, o öyle azîz, öyle hakîmdir. |
O öyle Allah ki, yaratandır, en güzel şekilde ve biçiminde var kılandır. Dilediği surette meydana getirendir. En güzel isimler O´na mahsustur. Göktekilerle yerdekiler O´nu tesbîh eder. O, çok üstündür, çok güçlüdür, hikmet sahibidir. |
O, yaratan, var eden, (varlığa getirdiklerine) biçim veren Allah´tır. En güzel isimler O´nundur. Göklerde ve yerde bulunanların hepsi O´nun ululuğunu anarlar. O, aziz (mutlak gâlip), hakim (hükümdar, herşeyi hikmetle yapan)dır. |
O yaratıcı, vücuda çıkarıcı, eşyaya sûret verici olan Allah Teâlâ´dır. O´nun için pek güzel isimler vardır. O´nun için göklerde ve yerde ne varsa tesbih eder ve azîz, hakîm olan O´dur. |
28 / 547 |