SURE AYET NO |
ARAPÇA |
DİYANET VAKFI |
ELMALILI HAMDI |
CELAL YILDIRIM |
SULEYMAN ATES |
O NASUHI BILMEN |
CÜZ SAYFA |
Meryem Suresi
77.Ayet |
أَفَرَأَيْتَ الَّذِي كَفَرَ بِآيَاتِنَا وَقَالَ لَأُوتَيَنَّ مَالًا وَوَلَدًا -77 |
Âyetlerimizi inkâr edip “Bana elbette mal ve evlat verilecek!” diyen kimseyi gördün mü? |
Şimdi şu küfredip de bana muhakkak mal ve veled verilecek diyen herifi gördün mü? |
Âyetlerimizi inkâr edip, «bana elbette mal ve çocuk verilecektir» diyeni gördün mü ? |
Âyetlerimizi inkâr edip: "Bana mal ve evlâd verilecek" diyen adamı gördün mü? |
Gördün mü o kimseyi ki, Bizim âyetlerimizi inkâr etti ve dedi ki: «Elbette bana mal ve veled verilecektir.» |
16 / 310 |
Meryem Suresi
78.Ayet |
أَطَّلَعَ الْغَيْبَ أَمِ اتَّخَذَ عِنْدَ الرَّحْمَٰنِ عَهْدًا -78 |
Gaybı mı görüp bilmiş, yoksa Rahmân’dan bir söz mü almış? |
Gaybe muttali´ mi olmuş? Yoksa rahmanın huzurunda bir ahid mi almış? |
Gaybı mı biliyor, yoksa Rahmân´ın katından bir söz mü almıştır? |
Gaybe mi çık(ıp bak)tı, yoksa Rahmân´ın huzûrunda bir söz mü aldı (Allâh ile bir andlaşma mı yaptı)? |
Gayba vakıf mı olmuş, yoksa Rahmân´ın nezdinde bir ahd mi edinmiş? |
16 / 310 |
Meryem Suresi
79.Ayet |
كَلَّا ۚ سَنَكْتُبُ مَا يَقُولُ وَنَمُدُّ لَهُ مِنَ الْعَذَابِ مَدًّا -79 |
Hayır! (İş onun dediği gibi değil). Biz, onun söylediklerini yazacağız ve azabını arttırdıkça arttıracağız! |
Hayır biz onun dediğini yazacağız ve kendisine azâbdan bir med çekeceğiz |
Hayır, onun söylediğini yazacağız ve azabı ondan yana uzattıkça uzatacağız. |
Hayır (yanılıyor), biz onun dediğini yazacağız ve onun için azâbı uzattıkça uzatacağız. |
Hayır öyle değil, ne diyeceğini elbette yazacağız ve onun için azabı arttırdıkça arttıracağız. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
80.Ayet |
وَنَرِثُهُ مَا يَقُولُ وَيَأْتِينَا فَرْدًا -80 |
Onun (ahirette sahip olacağını) söylediği şeylere biz varis olacağız ve o bize tek başına gelecek. |
Ve o söylediği şeyleri hep elinden alacağız da o bize tek başına gelecek |
Onun söyledikleri şeye biz mîrascı olacağız ve o yalnız başına bize gelecektir. |
O dediği(malı ve evlâdı)na biz vâris olacağız (nesi varsa hepsi bize kalacak) ve o, bize tek başına gelecek (yanında ne malı, ne de evlâdı olmayacak). |
Ve onun dediklerine Biz varis olacağız ve o Bize tek başına gelecektir. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
81.Ayet |
وَاتَّخَذُوا مِنْ دُونِ اللَّهِ آلِهَةً لِيَكُونُوا لَهُمْ عِزًّا -81 |
Onlar, kendileri için kuvvet ve şeref (kaynağı) olsunlar diye, Allah’tan başka ilâhlar edindiler. |
Tuttular Allahtan başka ma´budlar edindiler ki kendilerine ızzet ve kuvvet olsunlar diye |
Kendilerine azizlik ve şeref (vesilesi) olsunlar diye Allah´tan başka bir takım tanrılar edindiler. |
Kendilerine destek olsunlar diye Allah´tan başka tanrılar edindiler. |
Ve onlar Allah´tan başka tanrılar edindiler, kendileri için bir izzet olsun diye. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
82.Ayet |
كَلَّا ۚ سَيَكْفُرُونَ بِعِبَادَتِهِمْ وَيَكُونُونَ عَلَيْهِمْ ضِدًّا -82 |
Hayır! İlâhları, onların ibadetlerini inkâr edecekler ve kendilerine düşman olacaklar. |
Hayır yarın ıbadetlerini inkâr edecekler de aleyhlerine zıdd olacaklar |
Hayır, o tanrılar, onların ibâdetlerini inkâr edecekler ve onlara karşı düşman olacaklar. |
Hayır, (yarın o taptıkları tanrılar), bunların tapmalarını inkâr edecekler ve bunlara zıd olacaklardır. |
Asla öyle değil, onların tapındıklarını atiyyen inkâr edecekler ve onların üzerine düşman kesileceklerdir. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
83.Ayet |
أَلَمْ تَرَ أَنَّا أَرْسَلْنَا الشَّيَاطِينَ عَلَى الْكَافِرِينَ تَؤُزُّهُمْ أَزًّا -83 |
Kâfirlerin başına, onları durmadan (günaha ve azgınlığa) tahrik eden şeytanları gönderdiğimizi görmedin mi? |
Görmedin mi biz o Şeytanları o kâfirlerin üzerine salmışız onları kaynatıp oynatıp kıvrandırıyorlar |
Kâfirlerin üzerine onları sürükleyip canlarını sıkan şeytanları gönderdiğimizi görmedin mi? |
Görmedin mi biz kâfirlere şeytânları gönderdik, onları oynatıp duruyorlar. |
Görmedin mi, Biz şeytanları kâfirler üzerine musallat kıldık, onları vesveseleriyle tehyic edip duruyorlar. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
84.Ayet |
فَلَا تَعْجَلْ عَلَيْهِمْ ۖ إِنَّمَا نَعُدُّ لَهُمْ عَدًّا -84 |
Ey Muhammed! Şu hâlde, onların azaba uğramalarını istemekte acele etme. Biz onlar için ancak (takdir ettiğimiz günleri) sayıp durmaktayız. |
Aleyhlerinde acele etme, biz onlar için ancak bir sayı sayıyoruz |
O halde aleyhlerine acele etme; biz onların (günlerini) sayıyoruz. |
Onlar hakkında acele etme, biz onlar(ın günlerini ve nefeslerini doldurmaları) için saydıkça sayıyoruz. |
Artık onların üzerine acelede bulunma. Muhakkak ki, Biz onlar için bir sayı sayıyoruz. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
85.Ayet |
يَوْمَ نَحْشُرُ الْمُتَّقِينَ إِلَى الرَّحْمَٰنِ وَفْدًا -85 |
(85-86) Allah’a karşı gelmekten sakınanları Rahmân’ın huzurunda bir elçiler heyeti gibi toplayacağımız, suçluları da suya koşan susuz develer gibi cehenneme sevk edeceğimiz günü düşün! |
Müttekîleri vefd halinde (bir mes´us olarak) huzuru rahmana cem´edeceğimiz gün |
O gün Allah´tan korkup kötülüklerden sakınanları Rahmân´a gönderilen konuk heyet olarak toplayacağız.. |
Korunanları, binek üzerinde ikram ile Rahmân´a götürdüğümüz gün, |
Yâd et o günü ki, müttakileri Rahmân´a bir elçi cemaatı halinde göndereceğiz. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
86.Ayet |
وَنَسُوقُ الْمُجْرِمِينَ إِلَىٰ جَهَنَّمَ وِرْدًا -86 |
(85-86) Allah’a karşı gelmekten sakınanları Rahmân’ın huzurunda bir elçiler heyeti gibi toplayacağımız, suçluları da suya koşan susuz develer gibi cehenneme sevk edeceğimiz günü düşün! |
Mücrimleri de susuz olarak Cehenneme sevkedeceğiz |
Suçlu günahkârları ise susuz bir vaziyette Cehennem´e sürüp götüreceğiz. |
Suçluları da yaya ve susuz olarak cehenneme sürdüğümüz (gün), |
Ve günahkârları da cehenneme susamış olarak sevkedeceğizdir. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
87.Ayet |
لَا يَمْلِكُونَ الشَّفَاعَةَ إِلَّا مَنِ اتَّخَذَ عِنْدَ الرَّحْمَٰنِ عَهْدًا -87 |
Rahmân’ın katında söz almış olanlardan başkaları şefaat hakkına sahip olmayacaklardır. |
Rahmanın nezdinde bir ahd almış olan kimseden başkaları şefaate malik olamıyacaklar |
Rahmân´ın yanında bir söz almış olandan başkası şefaate yetkili olmayacak.. |
Yalnız Rahmân´ın huzûrunda söz almış olanlardan başkaları şefâ´at edemezler. |
Şefaate mâlik olamayacaklardır, ancak Rahmân´ın nezdinde bir ahd alan müstesna. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
88.Ayet |
وَقَالُوا اتَّخَذَ الرَّحْمَٰنُ وَلَدًا -88 |
Onlar, “Rahmân, bir çocuk edindi” dediler. |
O rahman veled edindi dediler |
Rahman çocuk edindi, dediler. |
"Rahmân çocuk edindi" dediler. |
Ve dediler ki, Rahmân kendisine veled ittihaz ediverdi. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
89.Ayet |
لَقَدْ جِئْتُمْ شَيْئًا إِدًّا -89 |
Andolsun, siz çok çirkin bir şey ortaya attınız. |
Kasem olsun pek ağır pek şeni´ bir cür´ette bulundunuz |
And olsun ki, çok çirkin ve de büyük bir söz ortaya getirip attınız. |
Andolsun ki, "Siz pek kötü bir cür´ette bulundunuz!" |
Andolsun ki, pek çirkin bir şey olarak (meydana) gelmiş oldunuz. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
90.Ayet |
تَكَادُ السَّمَاوَاتُ يَتَفَطَّرْنَ مِنْهُ وَتَنْشَقُّ الْأَرْضُ وَتَخِرُّ الْجِبَالُ هَدًّا -90 |
(90-91) Rahman’a çocuk isnat etmelerinden dolayı neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp çökecektir! |
Az daha ondan Gökler çatlıyacak ve dağlar yıkılıp yerlere geçecek |
(90-91) Neredeyse Rahmân´a çocuk isnad etmelerinden dolayı gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp çökecek. |
Neredeyse o(sözün dehşeti)nden gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp dağılacaktır!. |
Az daha ondan dolayı gökler çatlayacak ve yer yarılacak ve dağlar yıkılıp yerlere geçecekti. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
91.Ayet |
أَنْ دَعَوْا لِلرَّحْمَٰنِ وَلَدًا -91 |
(90-91) Rahman’a çocuk isnat etmelerinden dolayı neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp çökecektir! |
O rahmana veled iddia ettiler diye |
(90-91) Neredeyse Rahmân´a çocuk isnad etmelerinden dolayı gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp çökecek. |
Rahmân için çocuk iddiâ ettiklerinden ötürü. |
Rahmân´a veled isnat etmelerinden dolayı. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
92.Ayet |
وَمَا يَنْبَغِي لِلرَّحْمَٰنِ أَنْ يَتَّخِذَ وَلَدًا -92 |
Hâlbuki Rahmân’a bir çocuk edinmek yakışmaz. |
Halbuki veled edinmek rahmana yaraşmaz |
Oysa Rahmân´a çocuk edinmek yakışmaz, (O´nun ilâhlık vasfına uygun düşmez). |
Çocuk edinmek Rahmân´a yakışmaz. |
Halbuki, veled ittihaz etmek, Rahmân için layık olamaz. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
93.Ayet |
إِنْ كُلُّ مَنْ فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ إِلَّا آتِي الرَّحْمَٰنِ عَبْدًا -93 |
Göklerdeki ve yerdeki herkes Rahman’a kul olarak gelecektir. |
Göklerde ve Yerde hiç bir kimse yoktur ki o rahmana kul olarak gelecek olmasın |
Göklerde ve yerde her kim ve ne varsa mutlaka Rahmân´a kul olarak gelirler. |
Göklerde ve yerde bulunan herkes Rahmân´a kul olarak gelecektir. |
Göklerde ve yerde olan şeylerin hepsi de Rahmân´a kul olarak vücûda gelmiş şeylerden başka değildir. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
94.Ayet |
لَقَدْ أَحْصَاهُمْ وَعَدَّهُمْ عَدًّا -94 |
Andolsun, Allah onları ilmiyle kuşatmış ve tek tek saymıştır. |
Kasem olsun ki hepsini ihsa etmiş, hepsini sayı ile ta´dad buyurmuştur |
And olsun ki, O, onları birer birer sayıp hesaplamıştır. |
O, onların hepsini kuşatmış ve onları bir bir saymıştır. |
Kasem olsun ki, onları kuşatmıştır ve onları saymakla saymıştır. |
16 / 310 |
Meryem Suresi
95.Ayet |
وَكُلُّهُمْ آتِيهِ يَوْمَ الْقِيَامَةِ فَرْدًا -95 |
Onlar(ın her biri) kıyamet günü O’na tek başına gelecektir. |
Ve hepsi Kıyamet günü ona tek olarak gelecektir |
Ve hepsi de Kıyamet günü O´na yalnız başına gelecektir. |
Onların hepsi, kıyâmet günü O´na tek başına gelecektir. |
Ve hepsi de Kıyamet günü O´nun huzuruna tek olarak gelecektir. |
16 / 310 |