SURE AYET NO |
ARAPÇA |
DİYANET VAKFI |
ELMALILI HAMDI |
CELAL YILDIRIM |
SULEYMAN ATES |
O NASUHI BILMEN |
CÜZ SAYFA |
Ra'd Suresi
19.Ayet |
أَفَمَنْ يَعْلَمُ أَنَّمَا أُنْزِلَ إِلَيْكَ مِنْ رَبِّكَ الْحَقُّ كَمَنْ هُوَ أَعْمَىٰ ۚ إِنَّمَا يَتَذَكَّرُ أُولُو الْأَلْبَابِ -19 |
Rabbinden sana indirilenin gerçek olduğunu bilen kimse, (onu bilemeyen) kör gibi olur mu? (Bunu) ancak akıl sahipleri anlar. |
Şimdi Rabbından sana indirilenin hakikaten hakk olduğunu bilir kimse âmâ olan gibi olur mu? Fakat onu ancak akıl ve vicdanı temiz olanlar idrâk eder |
Sana Rabbinden indirilen şeyin gerçekten hak olduğunu bilen kimse, (onu göremiyen) kör gibi midir ? Ancak sağduyu sahipleri düşünüp gerçeği anlarlar. |
Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kimse, (bunu kabul etmeyen) kör gibi olur mu? Ancak sağduyu sâhipleri öğüt alır. |
Ya o kimse ki, sana Rabbinden indirilmiş olanın şüphesiz hak olduğunu bilir, o âmâ olan kimse gibi midir? Ancak akıl sahipleri idrak ederler. |
13 / 251 |
Ra'd Suresi
20.Ayet |
الَّذِينَ يُوفُونَ بِعَهْدِ اللَّهِ وَلَا يَنْقُضُونَ الْمِيثَاقَ -20 |
Onlar, Allah’a verdikleri sözü yerine getiren ve sözleşmeyi bozmayanlardır. |
Onlar ki Allahın ahdine vefâ ederler ve misâki bozmazlar |
O sağduyu sahipleri ki, Allah´a verdikleri sözü yerine getirirler; güven sağlayan anlaşma ve sözleşmeleri bozmazlar. |
Onlar, Allâh´ın ahdini yerine getirirler ve andlaşmayı bozmazlar. |
Onlar ki, Allah Teâlâ´nın ahdini yerine getirirler ve misakı bozmazlar. |
13 / 251 |
Ra'd Suresi
21.Ayet |
وَالَّذِينَ يَصِلُونَ مَا أَمَرَ اللَّهُ بِهِ أَنْ يُوصَلَ وَيَخْشَوْنَ رَبَّهُمْ وَيَخَافُونَ سُوءَ الْحِسَابِ -21 |
Onlar, Allah’ın riâyet edilmesini emrettiği haklara riâyet eden, Rablerine saygı besleyen ve kötü hesaptan korkanlardır. |
ve onlar ki Allahın riayet edilmesini emrettiği hukuka riâyet ederler, Rablarına saygı besler ve hisâbın kötülüğünden korkarlar |
Onlar ki, Allah´ın ulaştırıp (yerine getirilmesini) emrettiği şeyi ulaştırırlar ve hesabın kötüye gitmesinden endişe duyarlar. |
Ve onlar Allâh´ın bitiştirilmesini istediği şeyi bitiştirirler. Rablerine karşı saygılı olur ve en kötü hesaptan korkarlar. |
Onlar ki, Allah Teâlâ´nın bitiştirilmesini emrettiği şeyi bitiştirirler ve Rablerinden haşyette bulunurlar ve fena hesaptan korkarlar. |
13 / 251 |
Ra'd Suresi
22.Ayet |
وَالَّذِينَ صَبَرُوا ابْتِغَاءَ وَجْهِ رَبِّهِمْ وَأَقَامُوا الصَّلَاةَ وَأَنْفَقُوا مِمَّا رَزَقْنَاهُمْ سِرًّا وَعَلَانِيَةً وَيَدْرَءُونَ بِالْحَسَنَةِ السَّيِّئَةَ أُولَٰئِكَ لَهُمْ عُقْبَى الدَّارِ -22 |
Onlar, Rablerinin rızasına ermek için sabreden, namazı dosdoğru kılan, kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli olarak ve açıktan Allah için harcayan ve kötülüğü iyilikle ortadan kaldıranlardır. İşte bunlar için dünya yurdunun iyi sonucu vardır. |
Ve onlar ki Mevlâlarının rızasına ermek için sabretmekte, namazı dürüst kılmakda, kendilerine verdiğimiz rızıklardan gizli açık infak eylemektedirler, ve seyyieyi hasene ile defederler, işte bunlar, Dünya yurdunun ukbası onlara |
(22-23-24) Onlar ki, Rablarının rızâsını dileyerek sabrettiler, namazı dosdoğru kıldılar, kendilerine verilen rızıklardan gizli-açık (Allah için, Allah yolunda) harcadılar ve (hepsiyle birlikte) kötülüğü iyilikle savarlar; işte onlara Dünya yurdunun güzel bir sonucu (tatlı bir ürünü), girecekleri ADN Cennetleri vardır; babalarından, eşlerinden, çocuklarından kendini düzeltip iyiler sınıfına girenler de onlarla beraber gireceklerdir. Melekler her kapıdan onların yanına girerler de, «sabretmenize karşılık selâm size ; burası Dünya yurdunun ne güzel sonucudur» derler. |
Ve onlar Rablerinin yüzünü (rızâsını) arzu ederek (nefsin gücüne giden şeylere) sabrederler; namazı kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan gizli ve açık olarak (hayır yoluna) harcarlar ve kötülüğü iyilikle savarlar. İşte şu yurdun sonucu onlarındır: |
Ve onlar ki, Rablerinin rızasını isteyerek sabretmişlerdir ve namazı doğruca kılmışlardır ve kendilerine merzûk ettiğimiz şeylerden gizlice ve âşikâre olarak infakta bulunmuşlardır ve kötülüğü iyilik ile def´ederler, işte onlar için bu dünyada iyi bir akıbet vardır. |
13 / 251 |
Ra'd Suresi
23.Ayet |
جَنَّاتُ عَدْنٍ يَدْخُلُونَهَا وَمَنْ صَلَحَ مِنْ آبَائِهِمْ وَأَزْوَاجِهِمْ وَذُرِّيَّاتِهِمْ ۖ وَالْمَلَائِكَةُ يَدْخُلُونَ عَلَيْهِمْ مِنْ كُلِّ بَابٍ -23 |
Bu sonuç da Adn cennetleridir. Atalarından, eşlerinden ve çocuklarından iyi olanlarla beraber oraya girerler. Melekler de her bir kapıdan yanlarına girerler (ve şöyle derler): |
Adin cennetleri: onlara girecekler, atalarından ve zevcelerinden ve zürriyyetlerinden salih olanlar da beraber, öyle ki Melekler her kapıdan yerlerine girerek diyecekler |
(22-23-24) Onlar ki, Rablarının rızâsını dileyerek sabrettiler, namazı dosdoğru kıldılar, kendilerine verilen rızıklardan gizli-açık (Allah için, Allah yolunda) harcadılar ve (hepsiyle birlikte) kötülüğü iyilikle savarlar; işte onlara Dünya yurdunun güzel bir sonucu (tatlı bir ürünü), girecekleri ADN Cennetleri vardır; babalarından, eşlerinden, çocuklarından kendini düzeltip iyiler sınıfına girenler de onlarla beraber gireceklerdir. Melekler her kapıdan onların yanına girerler de, «sabretmenize karşılık selâm size ; burası Dünya yurdunun ne güzel sonucudur» derler. |
(Onlar) Adn cennetlerine girerler. Babalarından, eşlerinden ve çocuklarından iyi olanlar da kendileriyle beraber olur. Melekler de her kapıdan yanlarına varırlar: |
Adn cennetleri vardır ki onlara gireceklerdir ve babalarından ve zevcelerinden ve zürriyetlerinden salah-ı hâlde bulunmuş olanlar da beraber melekler de onların üzerine her kapıdan giriverirler. |
13 / 251 |
Ra'd Suresi
24.Ayet |
سَلَامٌ عَلَيْكُمْ بِمَا صَبَرْتُمْ ۚ فَنِعْمَ عُقْبَى الدَّارِ -24 |
“Sabretmenize karşılık selâm sizlere. Dünya yurdunun sonucu (olan cennet) ne güzeldir!” |
Selâm sizlere, sabrettiğiniz için bakın ne güzel: yurdun ukbası |
(22-23-24) Onlar ki, Rablarının rızâsını dileyerek sabrettiler, namazı dosdoğru kıldılar, kendilerine verilen rızıklardan gizli-açık (Allah için, Allah yolunda) harcadılar ve (hepsiyle birlikte) kötülüğü iyilikle savarlar; işte onlara Dünya yurdunun güzel bir sonucu (tatlı bir ürünü), girecekleri ADN Cennetleri vardır; babalarından, eşlerinden, çocuklarından kendini düzeltip iyiler sınıfına girenler de onlarla beraber gireceklerdir. Melekler her kapıdan onların yanına girerler de, «sabretmenize karşılık selâm size ; burası Dünya yurdunun ne güzel sonucudur» derler. |
"Sabretmenize karşılık selâm size, yurdun sonu ne güzel!" (derler). |
(Derler ki) sabrettiğinizden dolayı üzerinize selâm olsun. Artık ne güzel yurdun akıbeti. |
13 / 251 |
Ra'd Suresi
25.Ayet |
وَالَّذِينَ يَنْقُضُونَ عَهْدَ اللَّهِ مِنْ بَعْدِ مِيثَاقِهِ وَيَقْطَعُونَ مَا أَمَرَ اللَّهُ بِهِ أَنْ يُوصَلَ وَيُفْسِدُونَ فِي الْأَرْضِ ۙ أُولَٰئِكَ لَهُمُ اللَّعْنَةُ وَلَهُمْ سُوءُ الدَّارِ -25 |
Allah’a verdikleri sözü, pekiştirilmesinden sonra bozanlar, Allah’ın korunmasını emrettiği şeyleri (akrabalık bağlarını) koparanlar ve yeryüzünde fesat çıkaranlar var ya; işte lânet onlara, yurdun kötüsü (cehennem) de onlaradır. |
Amma Allahın ahdini misak ile tevsık ettikten sonra nakzedenler ve Allahın raptedilmesini emrettiği rabıtaları koparanlar ve yer yüzünü fesada verenler, işte bunlar, lânet onlara, ve yurdun kötüsü onlara |
Allah´a verdikleri sözü, sağlam-güvenli bir and ile pekiştirdikten sonra bozanlar ve Allah´ın ulaştırılmasını emrettiğini koparanlar ve yeryüzünde fesâd çıkaranlar var ya, işte lanet onlaradır ve onlar için kötü bir yurt vardır. |
Ama Allah´a verdikleri sözü iyice pekiştirdikten sonra bozanlar ve Allâh´ın bitiştirilmesini istediği şeyi kesenler ve yeryüzünde bozgunculuk yapanlar... İşte la´net onlara, yurdun kötü sonucu da onlaradır.! |
Ve o kimseler ki, Allah´ın ahdini takviye ettikten sonra bozarlar ve Allah´ın bitiştirilmesini emrettiği şeyi keserler ve yeryüzünde fesat çıkarırlar. İşte lânet onlaradır. Yurdun kötüsü de onlaradır. |
13 / 251 |
Ra'd Suresi
26.Ayet |
اللَّهُ يَبْسُطُ الرِّزْقَ لِمَنْ يَشَاءُ وَيَقْدِرُ ۚ وَفَرِحُوا بِالْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَمَا الْحَيَاةُ الدُّنْيَا فِي الْآخِرَةِ إِلَّا مَتَاعٌ -26 |
Allah, rızkı dilediğine bol verir, (dilediğine de) kısar. Onlar ise dünya hayatı ile sevinmektedirler. Hâlbuki dünya hayatı, ahiretin yanında çok az bir yararlanmadan ibarettir. |
Allah dilediği kimseye rızkı genişletir, daraltır da, onlar ise Dünya hayat ile ferahlamaktalar, halbuki Dünya hayat Âhıretin yanında bir yol azığından ibarettir |
Allah dilediğine rızkı genişletir ve bir ölçüye göre de daraltır. (İnkarcı maddeciler) ise Dünya hayatiyle sevinirler. Oysa Dünya hayatı Âhiret´e göre ancak az bir geçimlik ve çok az bir yararlanmadan ibarettir. |
Allâh, dilediğine rızkı açar da, kısar da. Dünyâ hayâtıyle sevindiler. Oysa âhiretin yanında dünyâ hayâtı, bir geçimden ibârettir. |
Allah Teâlâ dilediğine rızkını genişletir ve darlatır. Ve onlar dünya hayatı ile sevindiler. Halbuki, dünya hayatı ahiret yanında bir metadan başka değildir. |
13 / 251 |
Ra'd Suresi
27.Ayet |
وَيَقُولُ الَّذِينَ كَفَرُوا لَوْلَا أُنْزِلَ عَلَيْهِ آيَةٌ مِنْ رَبِّهِ ۗ قُلْ إِنَّ اللَّهَ يُضِلُّ مَنْ يَشَاءُ وَيَهْدِي إِلَيْهِ مَنْ أَنَابَ -27 |
İnkâr edenler diyorlar ki: “Ona (Muhammed’e) Rabbinden bir mucize indirilseydi ya!” De ki: “Şüphesiz Allah dilediğini saptırır, kendisine yöneleni de doğru yola eriştirir.” |
Yine o küfredenler diyorlar ki: Ona Rabbından bir âyet indirilseydi ya!.. De ki, hakikat Allah dilediği kimseyi şaşırtıyor, kim de gönül verirse kendini hidayet buyuruyor |
O inkâr edenler derler ki: «Ona Rabbinden bir mu´cize indirilseydi ya». De ki: Şüphesiz Allah dilediğini saptırır ve kendisine gönül verip yöneleni de doğru yola eriştirir. |
İnkâr edenler: "Ona Rabbinden bir âyet indirilmeli değil miydi?" diyorlar. De ki: "Allâh, dilediğini (bu tür sözlerle) saptırır. Yöneleni de kendisine iletir." |
Ve kâfir olanlar derler ki: «Ona Rabbinden bir âyet indirilmiş olmalı değil mi idi?» De ki: «Muhakkak Allah Teâlâ dilediğini sapıklığa düşürür ve Hakk´a yöneleni de kendisine hidâyet eder.» |
13 / 251 |
Ra'd Suresi
28.Ayet |
الَّذِينَ آمَنُوا وَتَطْمَئِنُّ قُلُوبُهُمْ بِذِكْرِ اللَّهِ ۗ أَلَا بِذِكْرِ اللَّهِ تَطْمَئِنُّ الْقُلُوبُ -28 |
Onlar, inananlar ve kalpleri Allah’ı anmakla huzura kavuşanlardır. Biliniz ki, kalpler ancak Allah’ı anmakla huzur bulur. |
Onlar ki iyman etmişlerdir ve kalbleri Allahın zikri ile yatışır, evet Allahın zikriyledir ki kalbler yatışır |
Bunlar, dosdoğru imân edip kalbleri Allah´ı anmakla yatışıp huzur duyanlardır. Haberiniz olsun ki, kalbler ancak Allah´ı anmakla yatışıp huzur bulur. |
Onlar inanan ve Allâh´ı anmakla gönülleri huzur bulan kimselerdir. İyi bilin ki gönüller, ancak Allâh´ı anmakla huzur bulur. |
(Onlar) O zâtlardır ki, Allah´ın zikriyle kalpleri mutmain olduğu halde imân etmişlerdir. Haberiniz olsun ki, Allah´ın zikriyle kalpler mutmain olur. |
13 / 251 |