KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
AYET MEALLERİ   SURE MEAL   SAYFA MEAL   CÜZ MEAL   SECDE AYETLERİ

9-TEVBE SURESI (129 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129
Tevbe Suresi 59 Ayet ve Mealleri
9-TEVBE SURESI - 59. AYET    Medine
وَلَوْ أَنَّهُمْ رَضُوا مَا آتَاهُمُ اللَّهُ وَرَسُولُهُ وَقَالُوا حَسْبُنَا اللَّهُ سَيُؤْتِينَا اللَّهُ مِنْ فَضْلِهِ وَرَسُولُهُ إِنَّا إِلَى اللَّهِ رَاغِبُونَ -59
Ve lev ennehüm radu ma atahümlahü ve rasulühu ve kalu hasbünallahü se yü´tınellahü min fadlihı ye rasulühu inna ilallahi rağıbun
Ve lev ennehum radû mâ âtâhumullâhu ve resûluhu ve kâlû hasbunâllâhu se yu’tinâllâhu min fadlihî ve resûluhû innâ ilâllâhi râgıbûn(râgıbûne).
9-Tevbe Suresi 59. Ayeti Kerime Mealleri
A. GÖLPINARLI : Ne olurdu şüpheden sıyrılıp Allah´ın ve Peygamberinin verdiğine hoşnut olsalardı ve Allah yeter bize, yakında lûtfeder bize de Allah da verir, Peygamberi de, şüphe yok ki biz, ümîdimizi Allah´a bağlamışız deselerdi.
ADEM UĞUR : Eğer onlar Allah ve Resûlünün kendilerine verdiğine razı olup, "Allah bize yeter, yakında bize Allah da lütfundan verecek, Resûlü de. Biz yalnız Allah´a rağbet edenleriz" deselerdi (daha iyi olurdu).
ALİ FIKRİ YAVUZ : Ne olur, bunlar, Allah ve Rasûlü kendilerine ne verdiyse razı olaydılar da şöyle diyeydiler; “-Bize Allah yeter, Allah bize fazlından yine verir, Rasûlü de... Biz, ancak Allah’a rağbet edicileriz.”
BEKİR SADAK :Eger onlar, Allah ve peygamberinin kendilerine vermis olduklari seylere razi olsalar ve «Allah bize yeter, O ve peygamberi bol nimetinden bize verecektir; dogrusu biz Allah´a gonul baglayanlardaniz» deselerdi daha hayirli olurdu. *
CELAL YILDIRIM : Eğer onlar Allah ve Peygamberinin kendilerine verdiğine razı olsalardı ve «Allah bize yeter; Allah ve Resulü bize kendi fazl-u keremlerinden vereceklerdir. Biz elbette Allah´a rağbet edicileriz» deselerdi, (ne iyi olurdu!).
DİYANET : Eğer onlar Allah ve Resûlünün kendilerine verdiğine razı olup, “Bize Allah yeter. Lütuf ve ihsanıyla Allah ve Resûlü ileride bize yine verir. Biz yalnız Allah’a rağbet eder (O’nun ihsanını ister)iz” deselerdi, kendileri için daha hayırlı olurdu.
DİYANET VAKFI : Eğer onlar Allah ve Resûlünün kendilerine verdiğine razı olup, «Allah bize yeter, yakında bize Allah da lütfundan verecek, Resûlü de. Biz yalnız Allah´a rağbet edenleriz» deselerdi (daha iyi olurdu).
DİYANET İSLERİ : Eğer onlar, Allah ve Peygamberinin kendilerine vermiş oldukları şeylere razı olsalar ve "Allah bize yeter, O ve Peygamberi bol nimetinden bize verecektir; doğrusu biz Allah'a gönül bağlayanlardanız" deselerdi daha hayırlı olurdu.
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL): Ne olurdu bunlar kendilerine Allah ve Resulü ne verdiyse razı olaydılar da diye idiler, bize Allah yeter, Allah bize fadlından yine verir, Resulü de, bizim bütün rağbetimiz Allahadır
ELMALILI M. HAMDİ SADE. : Ne olurdu bunlar, Allah ve Peygamberi kendilerine ne verdiyse ona razı olsaydılar da: «Bize Allah yeter, Allah bize lütfundan yine verir, peygamberi de. Bizim bütün rağbetimiz Allah´adır.» deselerdi.
GÜLTEKİN ONAN : Eğer onlar, Tanrı´nın ve elçisinin verdiklerine hoşnut olsalardı ve: ´Bize Tanrı yeter; Tanrı pek yakında Bize fazlından verecek O´nun elçisi de. Biz gerçekten ancak Tanrı´ya rağbet edenleriz´ deselerdi (ya)!..
H. BASRİ ÇANTAY : Eğer onlar — Allah ve Resulü kendilerine ne verdiyse — buna raazî olsalardı da «Bize Allah yeter, yakında bize lütf-ü kereminden Allah da verir, Resulü de. Biz ancak Allaha rağbet edicileriz (ümidimiz hep Ona bağlıdır)» deselerdi (ne olurdu)?
MUHAMMET ESED : Oysa, Allahın kendilerine verdiği Onun Elçisinin de verilmesini (sağladığı) şeylerle yetinip hoşnut olsalardı ve "Allah bize yeter! Allah, bolluk ve bereketinde bize (dilediğini) verecektir; Onun Elçisi ise bize verilmesini (sağlayacaktır); doğrusu, biz umutla ve yürekten Allaha yönelmişiz," deselerdi, (bu onlar için elbette daha iyi olurdu.)
Ö NASUHİ BİLMEN : Ve eğer onlar Allah Teâlâ´nın ve Peygamberinin kendilerine verdiğine razı olsalardı ve «Şüphe yok ki, Allah Teâlâ bize yeter. Allah Teâlâ fazlından bize verecektir. Resûlü de. Muhakkak ki, bizler Cenâb-ı Hakk´a rağbetkar kimseleriz» (deselerdi) elbette haklarında hayırlı olurdu.
SUAT YILDIRIM : Eğer onlar Allah’ın ve Resûlünün kendilerine verdiklerine razı olsalar ve: "Allah’ın lütfu bize yeter. Allah bize lütfundan yine verir, Resûlü de. Bizim isteğimiz sadece Allah’ın rızasıdır!" deselerdi, kendileri için elbette daha iyi olurdu.
SÜLEYMAN ATEŞ : (Ne olur) onlar, Allâh´ın ve Elçisinin kendilerine verdiğine râzı olup: "Allâh bize yeter, yakında Allâh da bize bol lutfundan verecek, Elçisi de; biz sadece Allah´a rağbet ederiz (yalnız O´ndan umarız)." deselerdi!
Y. NÜRİ ÖZTÜRK : Ne olurdu, bunlar, Allah ve resulünün kendilerine verdiklerine razı olsalardı da şöyle deselerdi: "Allah bize yeter. Allah bize lütfundan verecektir; resulü de. Zaten biz, gönlümüzü yalnız Allah´a bağlamışız."
FİZİLAL : Oysa eğer onlar Allah´ın ve Peygamber´in kendilerine ayırdığı payı sevinçle karşılayarak, «Allah bize yeter, yakında Allah da bize lütfundan verecek, Peygamber de. Biz umudumuzu yalnız Allah´a bağlamışız» deselerdi, kendileri hakkında daha iyi olurdu.
İBNİ KESİR : Şayet onlar, Allah´ın ve peygamberinin kendilerine verdiklerinden hoşnud olsalardı da: Bize Allah yeter, yakında bize bol nimetinden verir, Rasulü´ de. Biz, ancak Allah´a rağbet edenleriz, demiş olsalardı.
TEFHİMÜL KURAN : Eğer onlar, Allah´ın ve Resulünün verdiklerine hoşnut olsalardı ve: «Bize Allah yeter; Allah pek yakında bize fazlından verecek, O´nun Resulü de. Biz gerçekten ancak Allah´a rağbet edenleriz» deselerdi (ya) !..

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014