96-Alak Suresi 17. Ayeti Kerime Mealleri |
A. GÖLPINARLI : |
Derken hemdemlerini, kavmini, kabîlesini çağırır. |
ADEM UĞUR : |
O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. |
ALİ FIKRİ YAVUZ : |
O vakit, (kendisine yardım için) taraftarlarını çağırıb toplasın. |
BEKİR SADAK : | O zaman, kafadarlarini cagirsin, |
CELAL YILDIRIM : |
Artık o yandaşlarını çağırsın. |
DİYANET : |
Haydi, taraftarlarını çağırsın. |
DİYANET VAKFI : |
(15-19) Hayır, hayır! Eğer vazgeçmezse, derhal onu alnından (perçeminden), o yalancı, günahkâr alından (perçemden) yakalarız (cehenneme atarız). O, hemen gidip meclisini (kendi taraftarlarını) çağırsın. Biz de zebânîleri çağıracağız. Hayır! Ona uyma! Allah´a secde et ve (yalnızca O´na) yaklaş! |
DİYANET İSLERİ : |
O zaman, kafadarlarını çağırsın, |
ELMALILI M. HAMDİ (ORJİNAL): |
O vakıt çağırsın o kurultayını, meclisini |
ELMALILI M. HAMDİ SADE. : |
O zaman çağırsın kurultayını, meclisini! |
GÜLTEKİN ONAN : |
O zaman da meclisini (yakın çevresini ve yandaşlarını) çağırsın. |
H. BASRİ ÇANTAY : |
O vakit (durmasın) meclisini da´vet etsin! |
MUHAMMET ESED : |
Bırak, kendi aklının (asılsız, düzmece) tavsiyelerini (yardımına) çağırsın, |
Ö NASUHİ BİLMEN : |
Artık, o, encümeni çağırsın. |
SUAT YILDIRIM : |
İstediği kadar grubunu yardıma çağırsın! |
SÜLEYMAN ATEŞ : |
O zaman (o gitsin) de meclisini (adamlarını) çağırsın. |
Y. NÜRİ ÖZTÜRK : |
Hadi çağırsın derneğini/kurultayını! |
FİZİLAL : |
O zaman gitsin de taraftarlarını çağırsın. |
İBNİ KESİR : |
Öyleyse topluluğunu çağırsın dursun. |
TEFHİMÜL KURAN : |
O zaman da meclisini (yakın çevresini ve yandaşlarını) çağırsın. |