KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

46-AHKAF SURESI (35 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Ahkaf Suresi 8  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 46/8
46-AHKAF SURESI - 8. AYET    Mekke
أَمْ يَقُولُونَ افْتَرَاهُ ۖ قُلْ إِنِ افْتَرَيْتُهُ فَلَا تَمْلِكُونَ لِي مِنَ اللَّهِ شَيْئًا ۖ هُوَ أَعْلَمُ بِمَا تُفِيضُونَ فِيهِ ۖ كَفَىٰ بِهِ شَهِيدًا بَيْنِي وَبَيْنَكُمْ ۖ وَهُوَ الْغَفُورُ الرَّحِيمُ -8
Em yekulunefterah kul inifteraytühu fe la temlikune lı minellahi şey´a hüve a´lemü bima tüfıdune fih kefa bihı şehıdem beynı ve beyneküm ve hüvel ğafurur rahıym
46-Ahkaf Suresi 8. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Yoksa, «İftira etti,» mi diyorlar? De ki: «Eğer onu ben iftira ettim ise benim için Allah´tan hiçbir şeye mâlik olamazsınız. O sizin neye daldığınızı pek iyi bilendir. O benimle sizin aranızda şâhit olmaya kafidir. Ve O gafûrdur, rahîmdir.»
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Yoksa iftira etti mi diyorlar? Deki: Eğer onu, ben iftira ettim ise artık benim için Allah'tan hiçbir şeye sahip olamazsınız. O sizin neye daldığınızı pek iyi bilendir. O benimle sizin aramızda şahit olmaya kâfidir. Ve O, çok bağışlayan, pek esirgeyendir.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
(Yoksa) O müşrikler kötülüklerini daha ileri götürerek Hz. Muhammed, O Kur'an-ı Allah adına (iftira etti mi diyorlar?.) Evet.. Onlar böyle bir isnadta bulunmak cehaletini de göstermişlerdi. Hak T e âlâ Hazretleri de onları re d için Yüce Resulüne emrediyor ki: Resulüm o inkarcılara (deki: Eğer onu) O Kur'an-ı Kerim'i diyelim ki (ben iftira ettiğim ise) o, ilâhî bir kitap olmadığı hâlde onun ilâhî bir kitap olduğunu, bana vahy edildiğini gerçek dışı olarak iddiada bulundum ise (artık benim için) beni kurtarabilmek için (Allah'tan hiçbir şeye sahip olamazsınız) onu derhal zuhur edecek intikamından, azabından beni kurtarmaya hiçbir kimse kaadir, selâhiyetli bulunamaz. Artık öyle bir iftiraya nasıl cür'et etmiş olabilirim?. (O) Yüce Yaratıcı (sizin neye daldığınızı) Kur'an-ı Kerim'e sihir demenizi ve bana karşı nasıl inkârda ve iftira isnadında bulunduğunuzu (pek iyi bilendir) o Kâinatın Yaratıcısı gerçek durumu sizden ve diğer bütün mahlûkatından daha ziyade bilip görmektedir. (O) Yüce Yaratıcı (benimle sizin aranızda şahit olmaya kâfidir.) o Yüce Mâbud, benim doğruluğuma, ilâhî dini size teblîğ ettiğime, sizin de ne inkarcı, ne kibirli kimseler olduğunuza şahitlik edecektir. Bu mübarek söz, Resûl-i Ekrem hakkında büyük bir müjdeyi, o inkarcılar hakkında da büyük bir tehdidi içermiş bulunmaktadır. (Ve O) Bilen Yaratıcı, (çok yari ıg ayıcı d ir) îman edip tevbekâr olanları af eder ve hatalarını örter ve (rahimdir) kulları hakkında merhameti pek ziyâdedir. Kullarını kusurlarından dolayı hemen cezaya çarpmaz, onlara uyanıp hâllerini ıslâh edebilmeleri için bir mühlet verir, îman ettikleri takdirde onları evvelki inkârlarından, itikatlarından dolayı cezalandırmaz, onları ilâhî rahmetine nail buyurur.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014