KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

39-ZÜMER SURESI (75 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Zümer Suresi 8  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 39/8
39-ZÜMER SURESI - 8. AYET    Mekke
وَإِذَا مَسَّ الْإِنْسَانَ ضُرٌّ دَعَا رَبَّهُ مُنِيبًا إِلَيْهِ ثُمَّ إِذَا خَوَّلَهُ نِعْمَةً مِنْهُ نَسِيَ مَا كَانَ يَدْعُو إِلَيْهِ مِنْ قَبْلُ وَجَعَلَ لِلَّهِ أَنْدَادًا لِيُضِلَّ عَنْ سَبِيلِهِ ۚ قُلْ تَمَتَّعْ بِكُفْرِكَ قَلِيلًا ۖ إِنَّكَ مِنْ أَصْحَابِ النَّارِ -8
Ve iza messel insane durrun dea rabbehu münıben ileyhi sümme iza havvelehu nı´metem minhü nesiye ma kane yed´u ileyhi min kabül ve ceale lillahi endadel li yüdılle an sebılih kul temetta´ bi küfrike kalılen inneke min ashabin nar
39-Zümer Suresi 8. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Ve insana bir zarar dokunduğu zaman Rabbisine rücû ederek duada bulunur. Sonra ona kendi tarafından bir nîmet lütfedince O´na evvelce yapmış olduğu duayı unutur ve Allah için şerikler koşmaya başlar (nâsı) O´nun yolundan saptırmak için. De ki: «Küfrün ile biraz fâidelen, şüphe yok ki sen ateşin yârânındansın.»
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Ve insana bir zarar dokunduğu zaman Rab'bine yönlerek duada bulunur. Sonra ona Allah kendi tarafından bir nimet lütfedince ona evvelce yapmış olduğu duayı unutur ve Allah için ortaklar koşmağa başlar, -insanları- O'nun yolundan sapıttırmak için. Deki: Küfrün ile biraz fâidelen, şüphe yok ki, sen cehennem ehlindensin.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu mübarek âyetler, müşriklerin çelişkili hareketlerini gösteriyor. Bir zarara uğrayınca Cenab-ı Hak'ka yalvarmaya mecbur olduklarını, o zarardan kurtulunca da putlara tapınmaya başladıklarını bildiriyor ve onların korkunç âkibetlerini ihtar buyuruyor. Böyle müşrik günahkâr kimselerin Allah'ı birleyen, ona ibadet ve itaatden zatlara eşit olamayacaklarını beyan buyurmaktadır. Şöyle ki: (Ve insana) yani: Putlara, herhangi bir mahlûka ibadet eden bir şahsa (bir zarar) hastalık gibi, ihtiyaç gibi bir çirkin gördüğü musibet (dokunduğu zaman) başkalarından ümidini keser (Rab'bine yönelerek duada bulunur.) o zararın bertaraf edilmesini o kerem sahibi rabbinden rica etmeğe başlar (sonra buna) bu insana Cenab-ı Hak (kendi tarafından) bir şey karşılığında olmaksızın (bir nimet lütfedince ona) o kerem sahibi Rabbe (evvelce yapmış olduğu duayı unutur.) mübtela olmuş olduğu zararın Allah'ın lütfü ile bertaraf edilmiş olduğunu düşünmez. (Ve Allah için ortaklar koşmaya başlar) Yine bir takım âciz, yaratılmış şeylere tapınmaya, onlardan faide beklemeye cür'et eder, insanları (O'nun yolundan saptırmak için) öyle müşrikçe bir harekette bulunur, bir takım kimseleri de kendisi gibi tevhid dininden, İslâmiyet yolundan mahrum bırakmaya çalışır durur. Resulüm!. 0 gibi küfrüne hükmedilen şahsa (deki: Küfrün ile biraz fâidelen) ömrün nihayet buluncaya değin. Öyle müşrikçe hareket (şüphe yok ki, sen cehennem ehlindensin) sen cehenneme atılacak kimseler ile beraber bulunacaksın, artık bu müthiş âkibeti düşün. Bu âyeti kerime, bir görüşe göre, Ebu Huzeyfetü'bnü'l-muğire veya Utbetübnü Rebia hakkında nazil olmuştur. Fakat hükmü umumidir. Bütün kâfirler hakkında büyük bir tehdidi onlar için uhrevî bir faide bulunmadığını ihtar etmektedir. § Havi = Tahvil; bahşetmek vermek demektir. § Tehavvül; de teahhüt etmek ve korumak manasınadır.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014