KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

17-İSRA SURESI (111 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali İsra Suresi 70  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 17/70
17-İSRA SURESI - 70. AYET    Mekke
وَلَقَدْ كَرَّمْنَا بَنِي آدَمَ وَحَمَلْنَاهُمْ فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِ وَرَزَقْنَاهُمْ مِنَ الطَّيِّبَاتِ وَفَضَّلْنَاهُمْ عَلَىٰ كَثِيرٍ مِمَّنْ خَلَقْنَا تَفْضِيلًا -70
Ve le kad kerramna benı ademe ve hamelnahüm fil berri vel bahri ve razaknahüm minet tayyibati ve faddalnahüm ala kesırim mimmen halakna tefdıyla
17-İsra Suresi 70. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Andolsun ki, Biz ademoğullarını mükerrem kıldık ve onları karada ve denizde (nakil vasıtalarına) yükledik ve onları leziz, temiz şeylerden merzûk ettik ve onları mahlûkatımızdan birçokları üzerine ziyâdesiyle üstün kıldık.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Andolsun ki, biz insanoğlunu üstün kıldık ve onları karada ve denizde -nakil vasıtalarına- yükledik ve onları lezzetli, temiz şeylerden rızıklandırdık ve onları mahlûkatımızdan birçokları üzerine fazlasıyla üstün kıldık.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu mübarek âyetler, insanların haddizatında şerefli ve yaratıkların bir çoğundan üstün ve nice nimetlere kavuşmuş olduklarını bildiriyor. Ahirette de dünyadaki amellerine göre muameleye tâbi olacaklarını beyan buyruyor. Şöyle ki: Kerem sahibi Yaratıcı, insanlara ihsan buyurmuş olduğu nimetlerden dört çeşidini hatırlatıyor, (andolsun ki,) yani: Muhakkaktır ki: (Bîz adem oğullarını üstün kıldık) hepsine de güzel bir suret, orta bir boy, faideli organ verdik. Bunlar birinci nevi bir ilâhî lütuftur. (Ve onları karada ve denizde) nakil vasıtalarına (yükledik) onlar karalarda atlar, develer gibi şeyler ile, denizlerde de gemiler vesaire ile diledikleri yerlere giderler. Özellikle insanlar şimdi uçaklar, trenler gibi daha nice mükemmel nakil vasıtalarına kavuşmuşlardır. Bunlar da ikinci nevi bir rabbanî lütuftur. (Ve onları) âdem oğullarını (leziz ve temiz şeylerden) nefis, tatlı meyvelerden, yiyeceklerden (rızıklandındık) onlar bitkisel ve hayvansal gıdaların en güzellerinden, hoş olanlarından yararlanırlar. Bunlar da haklarında üçüncü nevi bir ilâhî ihsandır. (Ve onları mahlûkatımızdan birçokları üzerine fazlasiyle üstün kıldık) kendilerine konuşma yeteneği ve akıl kuvveti verdik, İlim ve irfan tahsil etmek kabiliyeti verdik, dünya ve ahiret saadetini kazanmaya vesile olacak bir yetenek ihsan buyurduk. Bunlar da dördüncü nevi bir ilâhî bağıştır. Artık insanlar, kavuştukları bu nimetlerin kadrini bilmelidir, akıllarını güzelce kullanarak bu nimetleri kendilerine ihsan buyurmuş olan kâinatın yaratıcısının birliğini, yüceliğini tasdik, kendisine hamd ve şükr etmelidir. Bunun aksine hareket, bir takım mahlukata tapmak, en büyük bir nankörlüktür. İşte Cenab-ı Hak, insanlığa lütfen vermiş olduğu bu nimetleri beyan ile onları uyanmaya davet etmiş oluyor. 5 İnsanlık, güzelce dindar oldukça bu şerefi muhafaza etmiş, Allah katında üstün bulunmuş olur. Böyle bir insanlık, genel görünüşü itibariyle diğer yaratıklardan, hattâ meleklerden bile üstündür. Hazreti Adem'e meleklerin secde ile emredilmiş olmaları da bu üstünlüğü göstermektedir. Çünkü insanlık, bir takım müşkil engellere, alâkalara mâruz bulunduğu halde yine Allah'ın yolunu takibederek nefsine hâkim olunca büyük bir nefis mücadelesinde bulunmuş, bu yüzden büyük bir sevap kazanmış olur. Melekler ise zaten günahsız yaratılmış, öyle bir takım engellere mâruz, kalmamışlar, nefis mücadelesine muhtaç bir halde bulunmamışlardır. Maamafih topluluklar itibariyle elbette insanlar ile melekler arasında fark vardır, şöyle ki: Bağavî merhum gibi bazı müfessirlerin beyanına göre meleklerin seçkin olmayanı müminlerin seçkin olmayanından üstündür. Müminlerin seçkin olanı da meleklerin seçkin olanından üstündür. Özellikle Resûl-i Ekrem Efendimizin bütün mahlûkatın üstünde bir şeref ve fazilete sahip olduğu bilinmektedir. İman dairesinden çıkmış olan bir takım insanlar ise aslî üstünlüklerini kaybetmiş, hayvanlardan bile aşağı bir vaziyette bulunmuşlardır. Velhâsıl insanî faziletleri ilâhî din çerçevesinde muhafaza lâzımdır. Aksi takdirde netice pek korkunçtur.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014