KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

113-FELAK SURESI (5 Ayet)
1 2 3 4 5
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Felak Suresi 5  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 113/5
113-FELAK SURESI - 5. AYET    Medine
وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ إِذَا حَسَدَ -5
Ve min şerri hasidin iza hased
113-Felak Suresi 5. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: «Ve hased ettigi zaman haset edenin şerrinden (Hâlık-ı Rahîm´e) sığınırım.»
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: «Ve hased ettigi zaman haset edenin şerrinden (Hâlık-ı Rahîm´e) sığınırım.»
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
(Ve) Ey Yüce Peygamber!. Şöyle de ki: (Haset ettiği zaman haset edenin şerrinden..) de merhametli Yaratıcı'ya sığınırım. "Hasid'den maksat" başkasının nimetine karşı kıskanç bir vaziyet alan, o nîmetin yok olmasını arzu eden, o hususta elinden gelen zararlı çareleri sözle veya fiille başvurmak isteyen alçak tabiatlı şahıs demektir. İşte vücutları bütün insanlık âlemi için zararlı olan öyle kimselerden dâima Cenab-ı Hak'ka sığınmalıdır. O Kerim Yaratıcı'nın himayesine mazhar olan insanlar, o gibi zararlı şeylerden korunmuş olurlar. Bu sûre-i celîlenin iniş sebebi hakkında deniliyor ki: "Lebid Binil'Asam" adında bir Yahudi, Yüce Peygamberimiz hakkında onbir düğümlü bir şey üzerine bir sihir yapmış, o şeyi bir kuyunun dibindeki bir taşın altına gömmüş idi. Hz. Peygamber'in bu yüzden rahatsız, hasta olmasını arzu ediyordu. Fakat Cibrîl-i Emîn gelmiş, bu s üre-i celîleyi getirmiş, o sihir hâdisesini haber vermişti. Resül-i Ekrem S al lal' I âh- ü Aleyhi Vesellem de Hz. Ali ile Hz. T al ha Radiyallâh-ü T e âlâ Anhüma'yı göndererek o sihir eserini o kuyudan çıkartmıştır. Maamafih bu hususta ki rivayetler, birer Ahad haber kabilindendir, onlar, itikad hususunda kesin bir delil olamazlar. Biz ancak şuna inanıyoruz ki: Cenab-ı Hak, Yüce Peygamberini düşmanlarının bu gibi fena süikastlerinden korumuştur. O Yüce Resulüne "sinirlenmiş" diyenleri reddetmekte ve kınamaktadır. Esasen hangi bir din düşmanı, bir sihir yapmış olabilir. Fakat Cenab-ı Hak, o sihrin tesirini gidermiş, ondan Peygamberini korumuştur. Artık O Allah Peygamberi, sihirlenmiş olmaz. Çünkü: Peygamberlerin zekiliği, gafletten korunmaları, tam bir akıl ve doğrulukla vasıflanmaları vaciptir. Artık yapılan bir sihirden dolayı Yüce Peygamber'in aklen, fikren bir arızaya uğraması düşünülemez. İşte Peygamber Efendimizin istiaze ile, Allah-ü Teâlâ'ya sığınmakla emredilmiş olması da onun o sayede sihirbazların sihirlerinin tesirinden korunmuş olduğuna bir delildir. Ve Cenab-ı Hak, O Yüce Peygamber'ini koruyacağını da (Arap): (Allah seni insanlardan koruyacaktır… Mâide, 5/67) âyet-i kerîmesi ile vâ'd buyurmuştur: Artık şüphe yok ki: O Resül-i Ekrem'in sihirbazların sihirlerinden de himaye buyurmuştur. Onların boş yere yapmış oldukları sihirlerinden O Yüce Peygamberin haberdar olması, bir mucize mahiyetindedir ki: O gizlice yapılmış şeyleri bilip iptal ettirmiştir. Velhâsıl: Resül-i Ekrem'in sihirden dolayı ruhen eziyet gördüğüne dair rivayetleri, güzelce araştıran müfessirler, kabul etmemektedirler. Bu hususa dair Tefsîr-i Kebirde, Essiracül'münîr'de, Tefsirül'meragi'de ve Tefsîrül'vazih'de güzelce açıklamalar vardır. Velhâsıl: Biz müslümanlar için lâzımdır ki: Her hususta Cenab-ı Hakk'a sığınalım, her muvaffakiyeti ancak ondan bekleyelim, niyaz edelim. "Allah'a sığın, Hak'ka sarıl, emrine ram ol" "Mahfuz olayım dersen eğer cümle belâdan"

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014