KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

24-NUR SURESI (64 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Nur Suresi 43  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 24/43
24-NUR SURESI - 43. AYET    Medine
أَلَمْ تَرَ أَنَّ اللَّهَ يُزْجِي سَحَابًا ثُمَّ يُؤَلِّفُ بَيْنَهُ ثُمَّ يَجْعَلُهُ رُكَامًا فَتَرَى الْوَدْقَ يَخْرُجُ مِنْ خِلَالِهِ وَيُنَزِّلُ مِنَ السَّمَاءِ مِنْ جِبَالٍ فِيهَا مِنْ بَرَدٍ فَيُصِيبُ بِهِ مَنْ يَشَاءُ وَيَصْرِفُهُ عَنْ مَنْ يَشَاءُ ۖ يَكَادُ سَنَا بَرْقِهِ يَذْهَبُ بِالْأَبْصَارِ -43
E lem tera ennellahe yüzcı sehaben sümme yüellifü beynehu sümme yec´alühu rukamen fe teral vedka yahrucü min hılalihv ve yünezzilü mines semai min cibalin fıha mim beradin fe yüsıybü bihı mey yeşaü ve yasrifühu ammey yeşa´ yekadü senaberkıhı yezhebü bil ebsar
24-Nur Suresi 43. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Görmedin mi ki, muhakkak Allah Teâlâ, bir bulutu sevkediyor. Sonra arasını telif ediyor. Sonra onu teraküm ettiriyor. Artık görüyorsun ki, onun aralarından yağmur çıkıyor ve gökten, ondaki dağlardan bir dolu indiriyor da onu dilediği kimseye isabet ettiriyor ve onu dilediğinden bertaraf kılıyor. Az kalıyor ki, şimşeğinin parıltısı, gözleri gideriversin.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Görmedin mi ki, muhakkak Allah Teâlâ, bir bulutu sevkediyor, sonra arasını telif ediyor, sonra onu üstüste yığıyor. Artık görüyorsun ki, onun aralarından yağmur çıkıyor ve gökten, ondaki dağlardan bir dolu indiriyor da onu dilediği kimseye isabet ettiriyor ve onu dilediğinden uzaklaştırıyor. Az kalıyor ki, şimşeğinin parıltısı, gözleri gideri versin.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ey Allah'ın kulu!. (Görmedin mi) elbette daima gözlerinle görüp duruyorsun (ki, muhakkak Allah Teâlâ bu bulutu sevkediyor) onu yoktan yarattıktan sonra tam bir merhamet dilediği semte gönderiyor, muhtelif durumlarda bulunduruyor (sonra arasını telif ediyor) o bulutun aykırı yönlerde olan cüzilerini topluyor, büyük bir bulut tabakası haline getiriyor (sonra onu üstüste yığıyor) onun pek ince olan parçalarını birbirine katarak gayet geniş geniş bir kıta halinde bulunduruyor (artık görüyorsun ki, onun aralarından yağmur çıkıyor) o bulutun arasından yağan yağmurlar yeryüzünü sular içinde bırakıyor (ve) Cenab-ı Hak, (gökten) havadan (ondaki dağlardan) dağlar gibi pek büyük bulunan bulutlardan (bir dolu indiriyor da onu) o doluyu (dilediği kimseye isabet ettiriyor) o kimseyi yağmura doluya tutulmuş bulunduruyor (ve onu) o doluyu, yağmuru (dilediğinden uzaklaştırıyor) dilediği kimseleri onun sıkıntısından kurtarmış oluyor (az kalıyor ki şimşeğinin parıltısı) fevkalâde parlaklığından dolayı (gözleri gideriversin) bütün bunlarda Allah'ın kudretinin birer parlak delili bulunmaktadır. Şimşeğin pek kuvvetli olması, bulutların yoğunluğuna alâmettir, yağmurun fazlaca olacağına işarettir. Ve yıldırımların düşeceğini de bir ihtar mahiyetindedir. Bu vasıfları taşıyan bir şimşek şüphe yok ki, pek büyük bir ateş bulunmuş oluyor. Ateş ise suyun, dolunun zıddıdır. Buna rağmen suyun bunlardan çıkması, zıddan çıkması demektir ki, bu ancak kudreti ilâhiyye ile mümkün bulunmaktadır. Binaenaleyh bu hâdiselerin hepsi de Allah'ın birliğinin birer delilidir.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014