KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

45-CASIYE SURESI (37 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Casiye Suresi 32  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 45/32
45-CASIYE SURESI - 32. AYET    Mekke
وَإِذَا قِيلَ إِنَّ وَعْدَ اللَّهِ حَقٌّ وَالسَّاعَةُ لَا رَيْبَ فِيهَا قُلْتُمْ مَا نَدْرِي مَا السَّاعَةُ إِنْ نَظُنُّ إِلَّا ظَنًّا وَمَا نَحْنُ بِمُسْتَيْقِنِينَ -32
Ve iza kıyle inne va´dellahi hakkuv ves saatü la raybe fıha kultüm ma nedrı mes saatü in nezunnü illa zannev ve ma nahnü bi müsteykının
45-Casiye Suresi 32. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Ve şüphe yok ki, «Allah´ın vaadi haktır ve o Kıyamette bir şüphe yoktur» denildiği zaman siz dediniz ki, «Kıyamet nedir? Biz (bunu) bir zandan başka bir şey sanmıyoruz ve biz (bu hususta) yakîn edinmişler değiliz.»
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Ve şüphe yok ki, Allah'ın vâ'di haktır, ve o kıyamette bir şüphe yoktur, denildiği zaman dediniz ki: Kıyamet nedir?. Biz bir zandan başka bir zan etmiyoruz ve biz kesin bilgi elde etmiş değiliz.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu mübarek âyetler de birçok günâhları işleyen, kutsal şeylerle alay eden, dünya varlığına aldanarak kulluk vazifelerini unutan kâfirlerin âhirette nasıl hesaba çekileceklerini haber veriyor. Bütün kâinatta Yaratıcılığı ve rablığı tecelli eden, bütün görünen ve görünmeyen âlemlerdeki kudret eserleri kendisinin Hanlığına, yüceliğine şahitlik eden Yüce Yaratıcının pek kutsî vasıflarını beyân buyurmaktadır. Şöyle ki: Âhirette kâfirlere kınamak için denilecektir ki: Ey inkarcılar!. (Ve) Size dünyada mü'minler tarafından (şüphe yok ki, Allah'ın vâ'di haktır) imân ehlini cennetlere kavuşturacağına vesâireye âid olan ilâhî vâ'di muhakkak ki, meydana gelecektir (ve o kıyamette) onun haber verilen vukuunda da (bir şüphe yoktur) herhalde meydana çıkacaktır (denildiği zaman siz) inadınız, böbürlenmeniz ve güzelce düşünmemeniz yüzünden (dediniz ki: Kıyamet nedir?.) biz onu bilmiyoruz, (biz zandan başka bir zan etmiyoruz.) Onun vukuu hakkında olsa olsa bir zayıf zanda bulunuyoruz. (Ve biz kesin bilgi elde etmiş değiliz.) O kıyametin vukuuna dâir kesinlik derecesinde bir kanaatimiz yoktur.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014