KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

38-SAD SURESI (88 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Sad Suresi 26  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 38/26
38-SAD SURESI - 26. AYET    Mekke
يَا دَاوُودُ إِنَّا جَعَلْنَاكَ خَلِيفَةً فِي الْأَرْضِ فَاحْكُمْ بَيْنَ النَّاسِ بِالْحَقِّ وَلَا تَتَّبِعِ الْهَوَىٰ فَيُضِلَّكَ عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ ۚ إِنَّ الَّذِينَ يَضِلُّونَ عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ لَهُمْ عَذَابٌ شَدِيدٌ بِمَا نَسُوا يَوْمَ الْحِسَابِ -26
Ya davudü inna cealnake hhalıfeten fil erdı fahküm beynen nasi bil hakkı ve la tettebiıl heva fe yüdılleke an sebılillah innellezıne yedıllune an sebılillahi lehüm azabün şedıdüm bima nesu yevmel hısab (24. Ayet secde ayetidir.)
38-Sad Suresi 26. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: (25-26) Artık bunun için O´nu yarlığadık ve şüphe yok ki, O´nun için Bizim katımızda elbette bir yakınlık vardır ve bir akıbet güzelliği vardır. Ey Dâvûd! Şüphe yok ki, Biz seni yeryüzünde halife kıldık. Artık nâs arasında hak ile hükmet ve hevâya tâbi olma, sonra seni Allah´ın yolundan şaşırtır. Muhakkak o kimseler ki, Allah yolundan saparlar, onlar için hesap gününü unutmuş oldukları için bir şiddetli azap vardır.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Ey Dâvud!. Şüphe yok ki, biz seni yeryüzünde halife kıldık. Artık insanlar arasında hak ile hükmet ve hevâya tâbi olma, sonra seni Allah'ın yolundan şaşırtır. Muhakkak o kimseler ki, Allah yolundan saparlar, onlar için hesap gününü unutmuş oldukları için şiddetli bir azap vardır.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Dâvud Aleyhisselâm kusurlardan beri ve Allah katında pek büyük bir fazilete sahip olduğunu şu ilâhi hitab da kesin bir şahittir. (Ey Dâvud!. Şüphe yok ki, biz seni yeryüzünde halife kıldık) Sana mülk ve saltanat ihsan buyurduk, senin ahali arasındaki hükmlerin geçerlidir, sana itaat etmeleri lazımdır, (artık) Sen de (inşalar arasında hak ile hükmet) sana Allah tarafından bildirilmiş olan dünya ve ahirete ait hükmlere riayet eyle, içtimai kurtuluş onunla mümkündür, (ve hevaya tâbi olma.) Gerek hükümet etme hususunda ve gerek diğer dinî ve dünyevî işlerde nefsin hevasına uyma (Sonra) öyle nefsin hevasına uymak (seni Allah yolundan şaşırtır.) sapıklığa düşürür, yüceltme rehberi olan hükümlere riayetten seni mahrum bırakır, bütün dünyevî ve uhrevî istekler bozulmuş olur. Bunun mes'uliyeti ise elbette ki, Allah katında pek büyüktür. Evet.. (Muhakkak o kimseler ki, Allah yolundan saparlar) Hak'kı bırakarak bâtıla sarılırlar (Onlar için hesap gününü unutmuş oldukları için) kıyamet gününün mes'uliyetini düşünmeyip gafilce yaşadıklarından dolayı (bir şiddetli azap vardır.) Binaenaleyh istikbaldeki bu müthiş mes'uliyet düşünülmelidir. Elbette insanlığın yaradılışı boş yere değildir, hiçbir şey boş yere yaratılmamıştır, hayatın gayesini dikkate almayanlar, elbette ki, uhrevî mes'uliyetten kurulmayacaklardır. Yüce Peygamberler, masum ve Allah'ın emnine her yönüyle riayetkar oldukları için onlara yönelen bu gibi ilâhi beyanlar onların asıl ümmetlerine yöneliktir, onların uyanmalarına vesile olmak hikmetine dayanmaktadır. "Bu ayetlerin Dâvud Aleyhisselâma işaret ettiği kıssa hakkında muhtelif rivayetler vardır ki, onların hiç de doğru rivayetler olmadığını Fahri Razî gibi araştırmacı müfessirler açıklamışlardır. Kısacası denilmiştir ki: Dâvud Aleyhisselâm'ın birçok eşleri var idi. Buna rağmen "Uryâ" adında bir kumandanının eşine de aşık olmuş o kumandanı birkaç defa savaşlara göndermiş, onun öldürülmesinin ardından o eşiyle evlenmiş, o öldürülmeden dolayı mahzun olmamıştır. Bunun üzerine iki melek insan suretinde görünerek Hz. Davud'un huzuruna gelmişler, O'nun yaptığı muamelenin ahlâka uygun olmadığına işarette bulunmuşlardır. Bu iki meleğin Cebrail ile Mi kail Aleyhimesselâm'dan ibaret olduğu da kaydedilmektedir. Halbuki, bu rivayet boştur, bir asıla dayanmamaktadır. Dâvud Aleyhisselâm'dan böyle bir muamelenin çıkışı pek uzaktır. Böyle bir muamele vuk'u bulmuş olsa öyle iki meleğin gelmesine ne hacet var?. Cenab-ı Hak, o Peygamberini ilâhi vahiyle irşad ve ikâz etmiş olurdu. Hatta, Imam-ı Ali Radiallâhü Anh buyurmuştur ki, Dâvud Aleyhisselâm hakkında kim öyle bir isnatta bulunursa kendisine yüzaltmış kırbaç vururum, Peygamberler hakkındaki iftiranın cezası budur. Maamafih Hz. Davud'un huzuruna gelenlerin ikiden fazla olduğunu Kur'an-ı Kerim'deki beyanlar göstermektedir. Çünki: "Dehalû" içeri giriverdiler, "Münhüm = onlardan, Kalü = dediler" kelimeleri çoğul sigalarıdır, gelenlerin ikiden ziyade olduğunu gösteriyor. § Hasm; tâbini ise bir cins isim olduğundan bire de, birden fazlaya da kullanılır. Binaenaleyh "Hasmâni" "iki hısım" denilmesi, o gelenlerin herhalde iki şahıstan ibaret olduğunu göstermiş olmaz. Bu hâdise hakkında en muvafık görülen rivayet şöyledir: Her hükümdarın olduğu gibi Hz. Davud'un da düşmanları var idi. Onlardan bir gurup o mübarek zat'ın hayatına kastetmek için pencere gibi bir yerden huzuruna girmişlerdi. Fakat Hz. Davud'un şahsiyetindeki heybetten veya yanında bazı zâtların bulunmuş olmalarından dolay sui'kasta cür'et edememişler, öyle gerçek dışı bir dava ileri sürmüşlerdi. Dâvud Aleyhisselâm da, onları ifâdelerine nazaran bir tarafın zulmkar bulunmuş olduğunu söylemiş, onlar gittikten sonra haklarında kötü bir zanda bulunmuş, onlardan intikam almak istemiş, maamafih onların iddialarında samimi olmaları ihtimalini de nazara almış olduğu için o zannından dolayı af dilemeye lüzum görmüştür. Hz. Davud'un bu muamelesi, büyük zatların en cüz'i bir kusurlarından dolayı bile af dilemeye lüzum görmekte olduklarını göstermekte bulunmuştur. En doğrusunu Allah bilir.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014