KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

39-ZÜMER SURESI (75 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Zümer Suresi 21  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 39/21
39-ZÜMER SURESI - 21. AYET    Mekke
أَلَمْ تَرَ أَنَّ اللَّهَ أَنْزَلَ مِنَ السَّمَاءِ مَاءً فَسَلَكَهُ يَنَابِيعَ فِي الْأَرْضِ ثُمَّ يُخْرِجُ بِهِ زَرْعًا مُخْتَلِفًا أَلْوَانُهُ ثُمَّ يَهِيجُ فَتَرَاهُ مُصْفَرًّا ثُمَّ يَجْعَلُهُ حُطَامًا ۚ إِنَّ فِي ذَٰلِكَ لَذِكْرَىٰ لِأُولِي الْأَلْبَابِ -21
E lem tera ennellahe enzele mines semai maen fe selekehu yenabıa fil erdı sümme yuhricü bihı zer´am muhtelifen elvanühu sümme yehıcü fe terahü musferran sümme yec´alühu hutama inne fı zalike le zikra li ülil elbab
39-Zümer Suresi 21. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Görmedin mi ki, şüphe yok Allah gökten bir su indirmiş, onu yeryüzündeki gözelere girdirmiş, sonra onunla renkleri muhtelif ekinleri çıkarıyor, sonra kuruyor da artık onu sararmış görüyorsun, sonra da onu kupkuru bir kırıntı kılıveriyor. Şüphe yok ki, bunda akıl sahipleri için elbette bir tenbih vardır.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Görmedin mi ki, şüphesiz Allah gökten bir su indirmiş, onu yeryüzündeki kaynaklara yerleştirdi, sonra onunla renkleri muhtelif ekinleri çıkarıyor, sonra kuruyor da artık onu sararmış görüyorsun, sonra da onu kupkuru bir kırıntı kılı ve r i yo r. Şüphe yok ki, bunda akıl sahipleri için elbette bir öğüt vardır.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ey insani. (Görmedin mi) Bakıp bilmedin mi (ki, şüphe yok, Allah gökten bir su indirmiş) üstünüzdeki bulutlardan yağmurları yağdırmış (onu) o suyu (yeryüzündeki gözelere girdirmiş) oradan da bir cereyana tâbi tutmuş (sonra onunla) o su ile (renkleri muhtelif ekinleri çıkarıyor) yeşil, kırmızı sarı, beyaz renkli çeşit çeşit otları, ağaçları, meyveleri vücude getiriyor (sonra) o ekinler (kuruyor da artık onu sararmış görüyorsun) o, güzel bir renkten, bir gelişme ve büyümeden mahrum bir halde kalmış bulunuyor, (daha sonra da onu kuru bir kırıntı kılı ve r i yo r) artık yeryüzünde böyle garip bir değişiklik, yüz göstermiş oluyor. (Şüphe yok ki, bunda) Böyle bir şekilde vuk'u bulan değişim hadisesinde (akıl sahipleri için elbette bir tenbih vardır) bu güzel, garip, değişime uğramış manzaralar, bir Yüce Yaratıcının birliğine, kudret ve azametine şehadet ediyor. Böyle gözlere çarpan bu yaratılış eserlerini böyle vakit vakit değişmeye ve başkalaşmaya uğratan hikmet sahibi bir Yaratıcının insanları da öldürdükten sonra tekrar hayata erdirerek başka bir âleme sevk edeceğine pek mükemmel bir şekilde bir delil teşkil etmektedir. Binaenaleyh insanlar, geçici ömürlerine aldanmamalıdırlar, daha fırsat elde iken ebediyet âlemine ait olan selâmet ve saadeti temine gayret etmelidirler, kalblerini îman nuru ile hakkıyla aydınlatmaya çalışmalıdırlar. Cenab-ı Hak'tan muvaffakiyetler niyaz etmelidirler. § Hutam; gayet kuruluğundan dolayı kırılmış ot, saman ufağı ve fâide manasınadır.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014