KÜNYE   KAYNAKÇA   İLETİŞİM      

  SAYFANIN MOBİL VERSİYONU: kuranmeali.name.tr   

ARAPÇA METNİ     SURELER     MEAL     TEFSİR     KELİMELER-KAVRAMLAR    
TEFSİR  

2-BAKARA SURESI (286 Ayet)
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52
53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78
79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104
105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130
131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156
157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182
183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208
209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234
235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260
261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286
Ömer Nasuhi Bilmen Tefsiri ve Meali Bakara Suresi 198  Ayeti Kerime Tefsiri ve Mealleri - 2/198
2-BAKARA SURESI - 198. AYET    Medine
لَيْسَ عَلَيْكُمْ جُنَاحٌ أَنْ تَبْتَغُوا فَضْلًا مِنْ رَبِّكُمْ ۚ فَإِذَا أَفَضْتُمْ مِنْ عَرَفَاتٍ فَاذْكُرُوا اللَّهَ عِنْدَ الْمَشْعَرِ الْحَرَامِ ۖ وَاذْكُرُوهُ كَمَا هَدَاكُمْ وَإِنْ كُنْتُمْ مِنْ قَبْلِهِ لَمِنَ الضَّالِّينَ -198
Leyse aleyküm cünahun en tebteğu fadlem mir rabbiküm* fe iza efadtüm min arafatin fezkürullahe ındel meş´aril haram* vezküruhü kema hedaküm* ve in küntüm min kablihı le mined dallın
2-Bakara Suresi 198. Ayeti Kerime Mealleri ve Tefsiri
Ö. NASUHİ BİLMEN MEALLERİ VE TEFSİRİ : 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Ö NASUHİ BİLMEN  MEALİ: Rabbinizden bir rızık talep etmeniz sizin üzerinize bir günah değildir. Arafat´tan geri döndüğünüz zaman Allah Teâlâ´yı Meş´ar-i Haram yanında hemen zikrediniz. Ve O´nu, size hidâyet ettiği gibi zikreyleyiniz. Şüphe yok ki, siz bundan evvel dalâlette kalmış kimselerden idiniz.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİR MEALİ: Rabbinizden bir rızık talep etmeniz sizin üzerinize bir günah değildir. Araf attan geri döndüğünüz zaman Allah Teâlâ'yı Meş'ari Haram yanında hemen zikrediniz. Ve onu, size hidayet ettiği gibi zikreyleyiniz. Şüphe yok ki, siz bundan evvel dalalette kalmış kimselerden idiniz.
Ö NASUHİ BİLMEN  TEFSİRİ:
'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri'
Bu âyeti kerime hac mevsiminde de ticaretin meşru olduğunu ve Cenâb-ı Hakkın gösterdiği yola gitmenin lüzumunu bildirmektedir. Şöyle ki: Ey müslümanlar!.. Hac mevsiminde de ticaret yoluyla (Rabbinizden bir rızık talep etmeniz) caizdir. Bundan dolayı (sizin üzerinize bir günah) yüklenecek (değildir.) Sonra (Arafattan) cemaat halinde (gerî döndüğünüz zaman Allah Teâlâ'ya Meş'ari Haram yanında) Allahu Ekber ve La ilahe illallah diyerek, dua ve niyaz ile veya aksam ve yatsı namazlarını kılmak suretiyle (zikrediniz ve onu) o Yüce Rabbi (size hidayet ettiği) size dinî vazifelerini, hac ibadetlerini zikir ve fikir yolunu ihsan ve ilham buyurduğu (gîbî zikreyleyiniz) bu ilâhî hidayet sayesinde dinî vazifelerinizi bilmiş bulunuyorsunuz. (Şüphe yok ki siz bundan evvel) bu hidayete, bu İslâmiyet şerefine ulaşmadan önce (dalalette kalmış kimselerden idiniz.) İmânı, itaati ve hacla ilgili ibâdetleri bilmeyen, yolunu şaşırmış takımlardan idiniz. Şimdi ise hidayete ermiş bulunuyorsunuz. Artık Cenab'ı Hakkın emri üzerine hareket ediniz, ulaştığınız hidayet ve saadetin kadrini yüceltmeye, şükrünü yerine getirmeye çalışınız. § Cahiliye döneminde bir çok Pazar yerleri vardı. Araplar hac mevsiminde buralarda ticaretle meşgul olurlardı, İslâmiyet yayılmaya başladığı zaman bazı müslümanlar böyle hac mevsiminde ticarette bulunmadan çekinmişlerdi. Halbuki buna lüzmu yoktu. Ticaretle uğraşmak dinî vazifelere engel olmamak üzere her zaman caizdir. Özellikle hac mevsiminde etraftan bir çok zatlar Hicazda toplanıyorlar, bunlar kendi ihtiyaçlarını bertaraf etmek için ticarethanelere müracaata mecbur kalmaktadırlar. Eğer o mevsimde ticaret yasak olursa bu gibi zatların ihtiyaçları nasıl giderilebilir? Binaenaleyh hikmet dolu olan İslâm dinî, bu ticareti men etmemiştir. Elverir ki meşru şekilde yapılsın. § Arafat: Mekke-i Mükerreme şehrine on iki mil mesafede bulunan bir dağın ismidir.Hacılar arefe günü, yani; zilhiccenin 9 uncu günü burada vakfeye dururlar, zilhiccenin 8 inci gününe de "terviye günü" denilir. Rivayete göre Hz. Adem Hinde, Hz. Havva da Ciddiye indirilmişlerdi. Birbirini ararken arafat sahasında karşılaşmış, birbirlerini tanımışlardı. Bu cihetle o güne arefe, o karşılaşma sahasına da Arafat denilmiştir. Diğer bir rivayete göre de İbrahim Aleyhisselâm'a hacla ilgili ibâdetler burada vahyolunmuş olduğu için buraya Arafat adı verilmiştir. Müzdelife: Mekke'de hacla ilgili İbâdetlerin yapıldığı yerlerden biridir. Hacılar Arafattan sonra Müzdelifeye vararak orada akşam, yatsı ve sabah namazlarını kılarlar. § Meş'ari Haram, Müzdelifenin bitişiğinde bir tepedir. Buna "Cebeli Kuzah" da denir. Arafattan Müzdelifeye dönüp gelen hacılar, yolculara engel olmama! İçin bu Meş'ari Haram tepesi civarında gecelerler.

KUR'AN-I KERİM MEALİ, TEFSİRİ; AÇIKLAMASI, YORUMU VE MANAYI İZHARI;

Copyright © kuranikerim.name.tr, 2014