Ö NASUHİ BİLMEN TEFSİRİ: 'Kur'anı Kerimin Türkçe Meali Alisi ve Tefsiri' |
Bu mübarek âyetler İslâm'ın mukaddes değerleri ile alay eden dinsizler ile mü'minlerin aynı mecliste bulunmalarının caiz olmadığını bildirmektedir. Öyle dinsizlerin günahlarından zühd ve takva sahiplerinin sorumlu olmayacaklarını, fakat o dinsizlere mümkün mertebe öğüt vermekle mükellef olduklarını göstermektedir. Şöyle ki: Resulüm!. Hak'ki inkâr edenlere ben sizin vekiliniz değilim de (Ve bizim âyetlerimizde) Kur'an'ı Kerim hakkında (cahilce mütalâalara dalanları) onları yalanlayanları, onlar ile alay edenleri (gördüğün zaman) artık onlar ile beraber oturma, (ondan) öyle Kur'an hakkındaki yalanlama ve alaydan (başka bir söze dalıncaya kadar hemen onlardan yüz (evir.) onların yanlarını terkeyle, sözlerini dinleme. (Ve şayet bunu) Bu husustaki ilâhî yasağı (şeytan) seni meşgul ederek (sana unutturursa) o Allah'ın yasağını (hatırladıktan sonra) artık halk (o zâlimler olan kavim ile beraber oturma) cünki onlar bu yerme ve ayıplamaları yüzünden zulme düşmüş, Allah'ın azabını hak etmiş bir halde bulunmuşlardır. "Yüce Peygamber hakkında unutma vâki olur mu? Sualine şöyle cevap verilmektedir.
Evet: Unutma vâki olabilir. Nitekim bir âyet-i kerîm e'd e
unuttuğun takdirde Allah'ı an (Kehf, 18/24) buyrulmuştur. Hz
Adem'den de nisyan sâdır olmuştur. Ne var ki o, (ahdini) unuttu. Onda azim de bulmadık. (Tâhâ, 20/115) Ayeti kerimesi bunu ifâde etmektedir. Musa Aleyhisselâm da
unuttuğum şeyden dolayı beni hesaba (ekme (Kehf, 18/73) diye niyaz etmiştir. Bi
hadisi şerifte de: "Ben de sizin gibi bir beşerim, siz unuttuğunuz gibi ben de unuturum, unuttuğum zaman bana hatırlatınız" diye buyurmuştur. Fakat sahih olan görüşe göre Rasûlü Ekrem, Allah tarafından kendisine bildirilen birşeyi unutmaz. Diğer bir görüşe göre unutabilirse de Allah tarafından mutlaka kendisine tekrar tenbih ve tebliğ buyrulur. Şeytanın insanlara bazı şeyleri unutturması ise onun insanlar üzerinde bir baskısı, bir tasarmfu kabilinden değildir. Çünki şeytan buna kadirolamaz. Nitekim Gerçek şu ki: İman edenler… Üzerinde onun (şeytanın) bif hakimiyeti yoktur (Nahl, 16/99
|